Yazar Yaşar Kemal Kimdir? Eserleri, Kitapları, Sözleri, Hayatı, Ödülleri

Yazar	Yaşar Kemal
Doğum	1923, Hemite – Osmaniye
Ölüm	2015, İstanbul
Meslek	Yazar

Yaşar Kemal kimdir, Yaşar Kemal’ın eserleri nelerdir, Yaşar Kemal kaç yaşındadır, Yaşar Kemal kaç yılında ve nerede doğmuştur, Yaşar Kemal kaç yılında ve nerede ölmüştür, Yaşar Kemal’ın hayat hikayesi ve Yaşar Kemal hakkında ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz!

Kimdir • Aldığı Ödüller • Eserleri • Sözleri • Alıntıları

Yaşar Kemal Kimdir?

On altı yaşındayken ilk şiiri “Seyhan” ı 1939 yılında Adana Halk evleri dergisinde yayımlandı. Ortaokuldan ayrıldıktan sonra folklor derlemeye başlamıştır. ve 1940-1941 yılları arasında Çukurova ve Toroslardan derlediği ağıtları içeren ilk kitabı, 1943 yılında Adana Halkevi tarafından yayımlanmış. Özellikle ressam Abidin Dino ile kardeşi Arif Dino Kemal Sadık Göğceli arasındaki ilişki, çeşitli yayınlarda yazdığı Cumhuriyet gazetesine girdiğinde Yaşar Kemal adını kullanmaya başlamıştır. 1951-1963 yılları arasında gazetede fıkra ve röportaj yazarı olarak da çalışmıştır. Bu dönemde Anadolu halkı ekonomik ve sosyal sorunlarını dile getirmiştir. 1947’de İnce Memed’i yazdı, ancak yarım bırakıp 1953-54’te bitirdi. Roman, ağalara karşı, Çukurova İnce Memed’in fakir halkına arka çıkan halkı için verdiği mücadeleyi konu alıyor.

Yaşar Kemal pek çok eserinde Anadolu’nun efsanelerinden ve masallarından yararlanmıştır. PEN Yazarlar Derneği üyesiydi. Nobel Edebiyat Ödülü’ne aday gösterilen ilk Türk yazardır. 1952-2001 yılları arasında Thilda Serrero ile, 2002 yılında Ayşe Semiha Baban ile ikinci evliliğini yaptı. 28 Şubat 2015’te yoğun bakımda olduğu hastanede organ yetmezliği nedeniyle öldü. 2 Mart 2015 tarihinde düzenlenen törenin ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na toprağa

Çocukluk Yılları

Yaşar Kemal, Van-Erciş’in Muradiye ilçesine bağlı Ernis köyünden Kürt kökenli bir ailenin çocuğu olan Nigar Hanım ile çiftçi Sadık Efendi’nin oğludur. O zamanlar Adana’nın Osmaniye ilçesine bağlı Hemite köyünde doğmuştur. Yazarın doğum tarihi hakkında çeşitli kaynaklarda farklı bilgiler vardır. Behçet Necatigil’in yazdığı Edebiyatımızdaki İsimler Sözlüğünde Yaşar Kemal’in Tuba Tarcar Çandar tarafından hazırlanan fotobiyografisinde Ocak 1923 olarak belirtilmiştir. Doğum tarihinin 1926 yılında nüfus cüzdanı üzerine yazıldığını belirten Yaşar Kemal, nüfus cüzdanını ilkokuldan mezun olduktan sonra aldığını ve kendi hesaplamalarına göre doğum tarihinin 1923 olduğunu belirtmiştir. Bu tarihin de yanlış olabileceğini belirten yazar, köylülerin yayladan döndüklerinde doğduklarını ve bunun Ekim ayı olduğunu söylemiştir. Bir Türkmen köyünde doğup tek bir Kürt ailenin çocuğu olarak büyüyen Yaşar Kemal, kendi hesabına göre evde Kürtçe, köyde Türkçe konuşuyordu. Luvan kabilesinden olan babası, I.Dünya Savaşı patlak verdiğinde ailesiyle birlikte yaşadıkları köyü terk edip göçe başlamıştır. Bir buçuk yıllık göçün ardından Van’dan Diyarbakır’a oradan da Çukurova’ya geldiler. O sırada Kadirli’ye bağlı altmış haneden Türkmenlerin yaşadığı Hemite köyüne yerleşmişlerdir.

Üç buçuk yaşındayken teyzesinin kocasının elindeki bıçak bir kurban sırasında kayarak gözüne saplanınca sağ gözü kör olmuştur. Dört buçuk yaşında, babası camide namaz kılarken Van’dan göç ederken kurtardığı ve yetiştirdiği oğlu Yusuf tarafından öldürülmüştür. Bu olaydan sonra, on iki yaşına kadar kekeme olarak kalmıştır. Ayrıca babasının öldürülmesinin ardından annesi Nigar Hanım, amcası Tahir Efendi ile evlenmiştir.

Yaşar Kemal’ın Ödülleri

Yaşar Kemal, Türkiye’den aldığı birçok ödülün yanı sıra;
Uluslararası Cino del Duca ödülü, Légion d’Honneur nişanı
Commandeur payesi
Fransız Kültür Bakanlığı Commandeur des Arts et des Lettres nişanı
Premi Internacional Catalunya
Fransa Cumhuriyeti tarafından Légion d’Honneur Grand Officier rütbesi
Alman Kitapçılar Birliği Frankfurt Kitap Fuarı Barış Ödülü’nün de bulunduğu yirmiyi aşkın ödül
ikisi yurt dışında beşi Türkiye’de olmak üzere, yedi fahri doktorluk payesi almıştır.
1973’te Nobel Edebiyat Ödülü’ne aday gösterildi.
Nobel’e aday gösterilen ilk Türk olan Kemal, verdiği bir röportajda “Ölene kadar da aday olacağım.” dedi.

Yaşar Kemal’ın Eserleri

Romanlar

İnce Memed Serisi

İnce Memed 1
İnce Memed 2
İnce Memed 3
İnce Memed 4

Bir Ada Hikayesi Serisi

Akçasazın Ağaları Serisi

Destansı Romanları

Çocuk Romanları

Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca

Öyküleri

Sarı Sıcak
Bütün Hikayeler

Yaşar Kemal Sözleri

Yalnız duyan yaşar sözü derler ki doğrudur; “Yalnız duyan çeker” derim en doğru söz budur.
Belki bir yerlerde, bir köşelerde kuş alıp salıverecek kadar yüreği yufka birkaç insan kalmıştır, kim bilir belki.
Bir bahçede hep aynı çiçekten olursa o bahçe güzel olmaz. Sen, ben, o varız diye güzel bu bahçe. Koparma farklı çiçekleri, kalsın renkleriyle kokularıyla. . .
Dünyada boş olan, işe yaramaz olan hiçbir şey yok. Uğraşmak haktır. Savaşmak haktır. Dövüşmek, boş olmaz, haktır.
Kim bilir, bir insanın iyilik mi kötülük mü, dostluk mu düşmanlık mı düşündüğünü şöyle yüzüne bakınca, kim bilir?
Bir toplum, hoşgörüsü kadar güçlü, sağlam, haklıdır. Zulmü kadar zalim, zayıftır. Irkçılık ise en korkunç hastalıktır.
Yaratıcılıklarını yitirmiş insanlar barış yapamazlar. Çünkü barış zor ve insanların kolay kolay tadına varamadıkları bir yaşam biçimidir.
Bir dil bulacağız her şeye varan, Bir şeyleri anlatabilen, Böyle dilsiz, böyle düşmanca, böyle bölük pörçük dolaşmayacağız bu dünyada.

Yaşar Kemal Alıntıları

İnce Memed 1

İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli.
Dünyanın bütün kötülüklerine başkaldır. Bazen senin iyiliğin başkasının kötülüğüne de olabilir.
İnsan olmak başka iş, insanlık başka iş.
Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü sonu felakettir.
Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.
Işte bunu yapmamalı. İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli.

İnce Memed 2

Ne hatır biliyorsunuz, ne gönül! Ne insanlık biliyorsunuz, ne kardeşlik!
Zulme karşı koymamak zalime ortak olmaktır.
Havada utanç gibi bir şey var. Başlarını kaldırsalar bir birlerinin yüzüne bakacaklar diye ödleri kopuyor.

İnce Memed 3

Yürek bir sırça çiçektir. Bir kere kırılınca o çiçek bir daha öyle bir çiçek olur mu?
Biz eşeğiz Hatun. Gözümüzün önündeki koskoca dağı görmüyoruz da, gidip Arabistan çölünde çöp arıyoruz. Yaprağı görüyor da ulu ağaçlı ormanı görmüyoruz.
Biz öyle insanlarız ki ateş olmayan yerden duman çıkarırız.

İnce Memed 4

Böyle bir dünyada bin kez ölmeden bir kez dirilemezsin

Karıncanın Su İçtiği

Savaştan geriye kalmış her insan sakattır, yarı ölüdür. Savaşmış her kişi savaştan önceki kişi değildir. Yıpranmış, sakatlanmış bir kişidir.
İnsanoğlu güzelliğe böylesine hayran kalabiliyorsa, bu savaş ne, bu birbirlerini yeme, aşağılama, bu akan suya, uçan kuşa, yaprağın üstüne konmuş kelebeğe düşmanlık niye?
Sen iyi bir insansın. Onun için seni çok öldürmüşler.

Teneke

Ah ah, Atatürk, ah ki ah! Sen ölmeyeydin ki, Ölmeyeydin ki bizi çoluk çocuğa muhtaç etmeyeydin, hey aslanım yiğidim. Güzelim, babam…
Sen sen ol, görünüşe aldanma. İnsanlar ikiyüzlüdür.
Ta yüreğinde… Bir yerleri acıyordu. Neresi ama hiçbir yeri… Ama acıyordu.

Yılanı Öldürseler

Hem uyduruyorlar, uydurduklarını bile bile, az sonra da uydurduklarını gerçeğe çevirip inanıyorlardı.