Tek Kanatlı Bir Kuş Kitabının Konusu, Özeti, Karakterleri, Açıklaması, PDF, Yorumları, Yazarı

Tek Kanatlı Bir Kuş'un Fotoğrafı

Kitap Tek Kanatlı Bir Kuş
Yazarı Yaşar Kemal
Türü Romanlar
Kategoriler En Çok Okunanlar
Okunması Gerekenler
Yayın Yılı 2013

Yaşar Kemal tarafından 2013 yılında kaleme alınmış olan Tek Kanatlı Bir Kuş kitabı hakkındaki tüm bilgiler sitemizde.
Tek Kanatlı Bir Kuş pdf, Tek Kanatlı Bir Kuş konusu, Tek Kanatlı Bir Kuş karakterleri, Tek Kanatlı Bir Kuş yorumları, Tek Kanatlı Bir Kuş açıklaması ve ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda!



Tek Kanatlı Bir Kuş – Yaşar Kemal


Tek Kanatlı Bir Kuş Kitabının Karakterleri

Remzi Bey: Halk tarafından terk edilen bir kasabanın posta müdürü olarak atanan kişi.

Melek Hanım: Remzi Bey’in eşi.

Subay Sadrettin Bey: Remzi Bey ve Melek Hanım’a kasabaya gitmemeleri konusunda telkinde bulunan istasyon görevlisi.

Hüsam ve Zeliha: Almanya’da tanışarak evlenen çifttir. Ailesini görmek için uzun zamandır gelmedikleri köye gelmek için yola düşmüşlerdir.


Tek Kanatlı Bir Kuş Kitabının Konusu

Korku üzerine bir çalışma olarak tanımlanan romanda, halkı tarafından terk edilen Yokuşlu kasabasına atanan ve eşi Melek Hanım’ı da yanına alan posta müdürü Remzi Bey’in öyküsü konu edilir.


Tek Kanatlı Bir Kuş Kitabının Özeti

Tek Kanatlı Kuş, Trabzon’un terk edilmiş bir kasabası olan Yokuşlu’da geçiyor. Yokuşlu’ya posta müdürü Remzi Bey atanır. Eşi Melek Hanım ile birlikte trene binerler ve yola çıkarlar. Köyün yakınındaki tren istasyonuna vardıklarında top oynuyorlar. Remzi Bey istasyon müdürünü veya herhangi bir memuru arıyor ama ortalıkta kimse yoktur. Sonunda istasyon görevlisinin odasında bir ışık görürler, umutlanırlar ve oraya koşarlar. Subay Sadrettin Bey onlara çay ikram eder ve çok iyi davranır. Ama neden burada olduklarını söylediklerinde burayı hemen terk edip Ankara’ya dönmelerini söyler. Melek Hanım ve Remzi Bey bu duruma oldukça şaşırırlar ve nedenini sorarlar. Sadrettin Bey, Yokuşlu kasabasında bir şey olduğunu, kimsenin o kasabaya girmeye cesaret edemediğini ama kimsenin tam olarak ne olduğunu bilmediğini söyler. Remzi Bey, bunca yolu geldikten sonra en azından kasabanın başına gelenlere bir göz atıp öyle dönmek istediğini söyler. Sadrettin Bey’e çay için teşekkür ettikten sonra yolun karşı tarafından bir minibüse binerler.

Minibüs onları kasaba girişine yakın bir yere indirmeye kalkınca Remzi Bey ve Melek Hanım çok paniğe kapılır ama şoför kasabaya girmek istemez çünkü ne olduğunu anlamasa da bir şeylerin olduğunun da farkındadır. Kasabaya giden uzun yokuşun başında eşyalarını ceviz ağacının altına yığan Remzi Bey ve Melek Hanım, nasılsa kasabaya giden bir arabanın geçeceğini düşünerek oturup beklerler. Ancak yoldan geçen arabaların hiçbiri kasabaya girmek istemiyor. Tam o sırada bir yolcu otobüsü yaklaşıyor. İki kadın ve iki erkek olmak üzere dört yolcu iner. Bu otobüsün şoförü de kasabaya girmeyi reddettiği için yolcular şoförle hararetli bir şekilde tartışıyorlar. En sonunda dört yolcu çaresiz eşyalarını indirip bir kenara toplarlar. Remzi Bey ve Melek Hanım nereden gelip nereye gittiklerini soran dört yolcuyu karşılamak için yola çıkarlar. Yolcuların tamamı Almanya’dan akrabalarını ziyarete gelmiştir. İkisinin isimleri Hüsam ve Zeliha’dır ama diğer ikisi çok sakin insanlar oldukları için isimlerini öğrenememişlerdir. Hüsam ve Zeliha karı koca, Almanya’da tanışıp evlenmişler ve şimdi de Zeliha’nın yaşlı annesini ziyarete gelmişler. Ancak umduklarını bulamamışlar, kasabada kimsenin bilmediği kötü bir şeylerin olduğu haberini almışlar. Uzakta yokuşun başında görünen kasabada ne bir ses var, ne cılız bir ışık, ne de tüten bir baca. Artık kaderin mukayese ettiği bu altı kişi ceviz ağacının altında kalmıştır.


Tek Kanatlı Bir Kuş Kitabının Açıklaması

Edebiyatımızın çınarı, büyük usta Yaşar Kemal’in Tek Kanatlı Bir Kuş kitabı, toplumda bulaşıcı bir hastalık gibi yayılan korkunun destansı bir romanı.

Halkının neden terk ettiği bilinmeyen, gizemli karanlık bir kasaba, bu kasabaya atandığı halde gidemeyen bir posta müdürü, yalnızlığın timsali bir istasyon şefi, “Almancı” bir genç kadın… Ve bütün fanatikliğine karşın son derece gerçekçi gelen bir dünya… Metafor mu? Alegori mi yoksa?

Şaşırtıcı ve çok katmanlı olay akışı, kişilerinin zenginliği ve derinliği, zaman zaman bir röportaj keskinliği kazanan masalsı diliyle tam bir Yaşar Kemal romanı.

Tek Kanatlı Bir Kuş ‘da toplumda bulaşıcı bir hastalık gibi yayılan korkuyu anlatan Yaşar Kemal, kitabın ana teması korku ile ilgili “Ben hep korkudan korktum. Korkudan çok korktum. Roman yazdığım zaman içimde bir korku istemezdim. O yüzden bu kitapta da korkuyu anlattım. Kayseri’de askerlik yaptığım kasabanın üzerinde büyük bir taş vardı ve bütün kasaba bu taşın üzerlerine düşeceğinden korkuyor, taşı üzerlerine düşmesin diye demir zincirlerle bağlıyorlardı. Madem korkuyorsunuz o zaman çekin gidin derdim. Seneler senesi bu korkuyu yazmak istedim” diyor.

Romanının başkahramanları olan Posta Müdürü Remzi Bey ve karısı Melek Hanım’ın çileli yolculuğundan ve o dönem için şartları çok daha ağır olan postacılık mesleğinden bahseden Yaşar Kemal, “O dönemde Anadolu’da postacıdan daha önemli bir kişi yoktu. Özellikle benim için postacı çok önemliydi. O zaman bana mektuplar geliyordu. Bu mektupları benden önce jandarmalar okuyordu. Bazen makale yazar gazeteye göndermek isterdim. Bu makaleler bazen gider, bazen de gitmezdi” diye ekliyor.

Yaşar Kemal’in 1960’ların sonunda yazdığı ve şimdi yayımlamaya karar verdiği Tek Kanatlı Bir Kuş romanı, okuru 1960’lı yılların Anadolu’suna götüren tarihi bir belge olmanın yanı sıra büyük ustanın edebiyatında önemli bir dönemi de gözler önüne seriyor.


Yorum yapın