Yazar İrfan Orga Kimdir? Eserleri, Kitapları, Sözleri, Hayatı, Ödülleri

İrfan Orga'nın Fotoğrafı

Yazar İrfan Orga
Doğum 1908, İstanbul
Ölüm 1970, Birleşik Krallık
Meslek Yazar, Pilot ve Asker

İrfan Orga kimdir, İrfan Orga’nın eserleri nelerdir, İrfan Orga kaç yaşındadır, İrfan Orga kaç yılında ve nerede doğmuştur, İrfan Orga kaç yılında ve nerede ölmüştür, İrfan Orga’nın hayat hikayesi ve İrfan Orga hakkında ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz!



İrfan Orga Kimdir?

İrfan Orga, 1908 İstanbul doğumlu yazar ve savaş pilotudur. Eserlerini İngilizce olarak verdi. Türkiye’de yaşam, mutfak ve tarih gibi çeşitli konularda yazılmıştır. Atatürk’ün eşi Margaret Orga ile birlikte yazdığı bir biyografisi de bulunmaktadır. Kendisini dünya çapında tanıtan en önemli eseri, 1950 tarihli Türk Ailesinin Öyküsü adlı otobiyografisidir.

1919-1933 yılları arasında Harbiye Kuleli Askeri Rüştiyesi’nde ve daha sonra Hava Harp Okulu’nda o zamanki adıyla Eskişehir Hava Harp Okulu’nda eğitimini tamamladı. İstanbul’da varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Orga’nın hayatı Birinci Dünya Savaşı ile kökten değişti. Babası Hüsnü Bey Çanakkale yolunda, amcası Ahmet Bey ise Suriye’de öldü. Savaşın zorluklarını, İstanbul’un işgalini, Osmanlı İmparatorluğu’nun sonunu ve modern Türkiye’nin kuruluşunu ilk elden gözlemledi.

1942/43’te, Birleşik Krallık’ta Türk Hava Kuvvetleri tarafından 3 yıllık bir diplomatik görevdeyken Norman-İrlandalı Margaret Veronica Gainsboro née D’Arcy-Wright ile tanıştı. O dönemde bir yabancıyla yaşamak askeri suç teşkil ettiğinden 1947 yılı başında görevinden istifa ederek Birleşik Krallık’a gitti. Eylül 1949’da Ankara’da yapılan bir duruşmada gıyabında suçlu bulunarak hüküm giydi. Ondan sonra Türkiye’ye dönmedi. Margaret’in boşanmasının ardından Ocak 1948’de evlendiler. Çeşitli küçük işlerde denedikten ve başarısız olduktan sonra, 1949’da yazar olmaya karar verdi.

İrfan ve Margaret Orga’nın kaleme aldığı ve Londra’da Michael Kitabevi tarafından basılan “Atatürk” kitabı, 6698 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye’ye getirildi.


İrfan Orga’nın Eserleri


İrfan Orga Sözleri

  • Kitaplar vardır yıllarca yüreğinizin bir köşesinde sizinle birlikte sürüklenip durur yaşamın içinde.
  • Düşünmeden para harcama devri artık geçti. Sizler bu duvarların dışındaki gerçeklerin farkında değilsiniz… Uçurumun kenarında olduğumuzu kimse görmüyor.
  • Ne dünyadaki huzursuzluklar, ne aile dertleri, bir çocuğun taze ekmekten aldığı zevki yok edemiyor.
  • Kendisinden bana kalmış tek fotoğraf yok; yüzü de bütün çizgileri ile gözlerimin önünde canlanmamak için direniyor.
  • Hayattaki beklentilerin çok ender olarak gerçeğe uyduğunu o zamanlar henüz bilmiyordum.
  • Acıya dayanmanın insanı daha büyük acıdan kurtardığını anlamıştık. Kolay akan gözyaşları bulunduğumuz topluma göre değildi.
  • Düşkünlüğünü kimseye belli etme; üstünde en iyi giysilerin, yüzünde gurur oldukça başarılı olursun; yoksa elinden kimse tutmaz.
  • İnsanlara hiçbir zaman düşkün olduğunu belli etmeyeceksin. Üstünde en iyi kıyafetlerin, yüzünde gurur oldukça elde edemeyeceğin bir şey yok.
  • Özlem duyduğumuz anlarda ona koşup, omzunda ağlamak duygusunu hissedemiyorduk. Babamın tanrılaştığı bir ortamda biz sadece yan ürünlerdik onun için; rastlantı eseriydik.
  • Hiçbirimiz artık bir daha yaşanmamak üzere geride bıraktığımız güzel günlere el salladığımızın bilincinde değildik.
  • Başkalarının hayatı her zaman için ilginçtir. Bu ister köy ortamında dolaşan bir dedikodu olsun, isterse Avrupa düzeyinde pek fark etmez.
  • Tek başına kaldığı bu dünya ile arasına bir koruma perdesi çekebilseydim keşke.
  • Kitaplar vardır yıllarca yüreğinizin bir köşesinde sizinle birlikte sürüklenip durur yaşamın içinde.
  • Orada öylece, birbirlerine gülümseyerek durdular. Birbirlerine değmiyorlardı, ama ayrılmaz şekilde bir bütün olmuşlardı.
  • İşte, gene korkunun içimize sindiği, yüreklerimizi bir buz tabakasının kapladığı, güvensizlik duygusuyla ayaklarımızın yerden kesildiği günlere geri dönmüştük.
  • Düşünmeden para harcama devri artık geçti. Sizler bu duvarların dışındaki gerçeklerin farkında değilsiniz… Uçurumun kenarında olduğumuzu kimse görmüyor.
  • Bazı şeyler insanlarda öyle derin izler bırakıyor ki, bunların anıları zihinde canlılığını kaybetmiyor yaşam boyu.
  • Ölüm. Her tarafa bu sözcük yankılanıyor. Dünyamız ağlayan kadın sesleriyle doluverdi. Sokaktaki bütün evlere oğulların, babaların, kocaların ölüm haberi geliyor.
  • Sevilenler kalplerde yaşıyor. Çocukluk sevgileri ise sevgilerin en kuvvetli olanı.
  • Hayattaki beklentilerin çok ender olarak gerçeğe uyduğunu o zamanlar henüz bilmiyordum.
  • Hiçbirimiz artık bir daha yaşanmamak üzere geride bıraktığımız güzel günlere el salladığımızın bilincinde değildik.

İrfan Orga Alıntıları

    Bir Türk Ailesinin Öyküsü

  • Bazen en korkak görünenimiz en yürekli olanımızdır.
  • Birden sıcak bir gözyaşı damlası boynunu yaktı. Kimin gözünden akmıştı bu, benim mi onun mu? Belki de her ikimizin.
  • Ama gidenler gider, hayat kalanlarla devam eder.
  • Paradan söz edilmesinde neden söz edilirse edilsin.
  • İnsan zamanla yanıtı olmayan sorulardan kaçınmayı öğreniyor.
  • Neyse ki akılla görünüyor; bakalım bir şeyler yapacağız herhalde.
  • Sözcüklere dökülemeyen duygular yüzümde gittikçe artan kızarma ile kendini belli ediyordu.
  • Duygularımı anlatmaktan, hatta kendimi anlayabilmekten çok uzaktım.
  • Sahipsiz evde kalan tek şey mutlu kahkahalarımızın yankısı.
  • Şimdiye kadar bulunduğum yerlere kıyasla en rahat yaşam İzmir’deydi.
  • Yiyecek gitgide azalıyor. Paranız olsa dahi faydası yok. Karaborsacılar zenginleşirken, insanlar yollarda açlıktan düşüp ölüyorlar.
  • Bugünün çocukları bize tanınmış olan koşulların çok üstünde yaşıyorlar.
  • Pürüzsüz ten çizgilerle dolduğunda, parlayan gözlerin ışığı donuklaştığında kişi ne hisseder acaba? Solan bedenlerin daha fazla solmasını görmektense, bir ağızda yok olmak mı ister?
  • Yenilgi zayıf bir anında onu hançerlemek üzere arkasında bir gölge gibi dolaşmaya başlamıştı.
  • Çocukken general olmak isterdim. Şimdi büyüdüm, hiçbir şey olmak istemiyorum. Bir terslik var bu işte!
  • Masaya oturduk ve söylene söylene bir gün önceden kalma ekmeği yedik. Bilmiyorduk ki, yakında bir haftalık ekmeği bulursak şükredeceğiz.
  • İnsanların üstünde basında bir şey yoksa yüreği dayanamazdı zaten bildim bileli.
  • Kişilerin yüzünde şaşkınlık ve kadere boyun eğiş okunuyordu, başkaldırı değil. Başkaldırıyı insanlar daha ilerdeki dönemlere saklamaktaydılar.
  • Acıya dayanmanın insanı daha büyük acıdan kurtardığını anlamıştık. Kolay akan gözyaşları bulunduğumuz topluma göre değildi.
  • Bazı şeyler insanlarda öyle derin izler bırakıyor ki, bunların anıları zihinde canlılığını kaybetmiyor yaşam boyu…
  • Yenilgiyi kabul etmiyordu, ama yenilgi zayıf bir anında onu hançerlemek üzere arkasında bir gölge gibi dolaşmaya başlamıştı.

Yorum yapın