| Yazar | Şermin Yaşar |
| Doğum | 1982, Berlin – Almanya |
| Meslek | Yazar |
Şermin Yaşar kimdir, Şermin Yaşar’ın eserleri nelerdir, Şermin Yaşar kaç yaşındadır, Şermin Yaşar kaç yılında ve nerede doğmuştur, Şermin Yaşar’ın hayat hikayesi ve Şermin Yaşar hakkında ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz!
Şermin Yaşar Kimdir?
Oyuncu Anne olarak tanınan Şermin Yaşar, 1982 yılında Almanya’nın başkenti Berlin’de doğdu. Bir süre sonra Türkiye’ye gelen yazar, eğitimini burada almıştır. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde okuyan yazar, yüksek lisansını da bu alanda tamamlamıştır. Bir reklam ajansında metin yazarı olarak çalıştı.
Üç çocuk annesi olan yazarın çocuklarının isimleri Tuna, Mete ve Name’dir. 2017 yılında eşinden boşanan yazar, eşinden aldığı Çarkacı soyadıyla yazmayı bırakıp, Yaşar kızlık soyadını kullanmaya başladı.
Oyuncu Anne adıyla sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta hesap açan Şermin Yaşar, burada yaptığı paylaşımlarla dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.
Piyasada çocuklara yönelik oyun tekliflerinin az olması nedeniyle çocukların hayal güçlerinin gelişmesini, onlarla diyalog kurmasını, el becerilerinin gelişmesini sağlayan ve kişisel gelişimlerine katkı sağlayan etkinlikler gerçekleştirmiştir.
Geliştirdiği bu oyunları bir kitapta toplamak istedi. Bunun için ilk kitabı olan Başlarım Şimdi Anneliğe kitabını yazdı. Bu kitap kısa sürede en çok satanlar arasına girdi.
Bu başarının ardından çocukların kişisel gelişimi için çocuk kitapları yazmaya devam etti. Şu anda çocuk hikâyeciliği alanında oldukça ünlü olan yazar, kariyerine bu alanda devam etmeyi düşünüyor.
Şermin Yaşar’ın Eserleri
- Kalk Yerine Yat
- Gelirken Ekmek Al
- Dedemin Bakkalı
- Deli Tarla
- Babaannem Geri Döndü
- Başlarım Şimdi Anneliğe
- Oyun Takvimi
- Oyuncu Anne Çocuğuyla Nitelikli Zaman Geçirmek İsteyen Annelere Rehber Kitap
- Çok Hayal Kuran Çocuk
- Ev Yapımı Sihirli Değnek
- Kötü Alışkanlıklara İyi Öneriler
- Dedemin Bakkalı Çırak
- Tarihi Hoşça Kal Lokantası
Şermin Yaşar Sözleri
- Vurulmak Can yakıyor. İnsan olsun kuş olsun. Kanadına taş değmesin istiyorsun.
- Üstüme hırkamı aldım. Beden üşüse çaresi vardı işte , Eyvah ki ruh üşüyorsa…
- Bana yöneltilen, “Nasılsın?” sorusunu, “Unuttun mu onu?” diye anlıyor, cevap vermeden kaçıyordum.
- Durumu olmayanın durumu olana usulca sıra verdiği bir dünyadır neticede burası.
- Anadolu’nun bolca kuş uçan ama bir kez bile kervan geçmeyen köylerinden birinde.
- Kırk yıl kuru temizleme yaptık. Kırk yıl yanıldık. Ülkenin yarısı 10 liralık gömlek ararken, diğer yarısının gömleğini 10 liraya temizledik.
- Toprak bir gün yağmurun kıymetini anlayacak, Fakat o gün yağmur yağmayacak…
- Ahhh, dostların çokluğu ile yalnızlığın mevcudiyeti arasında hiçbir alakanın olmadığını zamanla anlayacaksınız. Ne diyordu şair, ne zaman bir dosta gitsem evde yoklar…
- Histerik bir kahkahanın mutlulukla hiç alakası olabilir mi?
- Gördüğü güzellik karşısında sırf ne yapacağını bilmediği için çekip giden insanlarla dolu dünya.
- Her sabah yeniden doğup, her akşam yeniden ölen evladı için çok gözyaşı döktü annem. Açıkça söylemem gerekirse, resmen anamı ağlattın bir tanem.
- “..gülen yaşlı göremiyorsun, nasıl bir hayatsa insanoğlunun yaşadığı , yaşlanınca öldüklerini sanıyorlar; oysa ölerek yaşlanıyorlar.”
Şermin Yaşar Alıntıları
- Bu zamanla geçer dediğiniz zaman, takribi ne zaman ey insanlar?
- Bazen yanından geçiyor insan yazgısının, bazen elinden tutuyor ama bunun kaderi olduğunu anlamıyor.
- Olmayacak Şeylerin Hayalini Kurma Federasyonu olsa, başkanı ben olurdum.
- İnsan sevdiğinden duyduğu sözlere ilahi anlamlar yüklüyor bazen.
- Onu öldürecek olan şeyin yaşlanmak olduğunu zannediyor” dedi, “Oysa insanı yavaş yavaş öldüren şey yanlış bir evliliktir.
- Babalar yalan söylemezdi. Unuturlar, duymazlar, hatırlamazlar ama yalan söylemezlerdi.
- Kardeşlik, pili bitmiş bir saat gibiydi. Pilini taktığın anda kaldığı yerden başlayıveriyordu çalışmaya. Bin yıl da görmesen, anında kapatıyordun aradaki açığı…
- Kardeşlik, pili bitmiş bir saat gibiydi. Pilini taktığın anda kaldığı yerden başlayıveriyordu çalışmaya. Bin yıl da görmesen, anında kapatıyordun aradaki açığı.
- Toparlanamadım doktor. Emin ol kimse toparlanamıyor. Sadece herkes başka türlü dağılıyor.
- Kızsın, yeter ki kızsın ve ben onun bana kızışını seyredeyim. Sonra beni affetsin yine dolanayım ayaklarının altında… Affetsin ve sarılsın, öpsün istiyorum!
- Mükemmel insan olmadığı gibi, mükemmel anne baba da yoktur Sadece birlikte yaşanan mükemmel ve sevgi dolu zamanlar vardır.
- Herkes haklıydı, herkes. Kimse karşısındakinin da haklı olabileceğini düşünmüyordu.
- Su istiyorum ‘Sen artık büyüdün, kendin al’ diyorlar. ‘Kendi başıma yaşamak istiyorum’ diyorum, ‘Sen daha küçüksün diyorlar.
- Herkes üzüldü, sonra herkes unuttu. Siz de unutursunuz. Ben unutmadım.
- Ayna yüzünü, bardak dudağını, ellerim saçlarını, pencere gözlerini bekliyor.