Yazar Rıfat Ilgaz Kimdir? Eserleri, Kitapları, Sözleri, Hayatı, Ödülleri

Rıfat Ilgaz'ın Fotoğrafı

Yazar Rıfat Ilgaz
Doğum 1911, Cide
Ölüm 1993, İstanbul
Meslek Şair, romancı ve öykü yazar

Rıfat Ilgaz kimdir, Rıfat Ilgaz’ın eserleri nelerdir, Rıfat Ilgaz kaç yaşındadır, Rıfat Ilgaz kaç yılında ve nerede doğmuştur, Rıfat Ilgaz kaç yılında ve nerede ölmüştür, Rıfat Ilgaz’ın hayat hikayesi ve Rıfat Ilgaz hakkında ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz!



Rıfat Ilgaz Kimdir?

Rıfat Ilgaz, şiir yazmaya ortaokulda öğrenciyken başladı. İlk şiiri 27 Temmuz 1927’de günlük Nazikter gazetesinde yayımlandı. Kastamonu Açıkgöz Güzel İnebolu ve Güzel Tosya gazetelerinde şiir ve yazıları yayımlanmaya başladı. Lise yıllarında babasının ölümü nedeniyle burayı terk etti. Kastamonu Öğretmen Okulu’nda yatılı olarak okudu. 1930 yılında mezun oldu. Gümüşova’da altı yıl Gerede, Akçakoca, Hendek ve Düzce’de ilkokul öğretmenliği yaptı. 1938 yılında Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü’nden mezun oldu ve Adapazarı Ortaokulu Türkçe Öğretmeni olarak atandı.

1939 yılında İstanbul Karagümrük Ortaokulu’nda Türkçe öğretmeye başlayan Ilgaz’ın yazı ve şiirleri büyük dergilerde yayınlanmaya başladı. Felsefe Bölümü’ne girdi. İlk kitabı ‘Yarenlik’i 1943’te yayımladı. Şiirleri olağanüstü ilgi gördü. Ocak 1944’te ‘Sınıf’ adlı bir şiir kitabı yayınlandı. 1945 yılında Gün Dergisi yayınlandı. Ilgaz bu dergide sekreterdi. Yazıları bu dergide yayımlandı. Aziz Nesin’in Cumartesi Dergisi’ne ortak oldu.

Öğretmenliğe döndükten sonra Boğazlayan Yozgat’a atandı. Hastalığı nedeniyle Validebağ Sanatoryumu’na yatırıldı. Şubat 1947’de yapımcılığını Sebahattin Ali, Aziz Nesin ve Mim Uykusuz’un yaptığı Marko Pasha’nın kadrosuna katıldı. Daha sonra sık sık kapatılan bu derginin sorumlu müdürü oldu. 1952-1960 yıllarında Tan Gazetesi’nde dizgi, düzeltmen ve röportaj yazarı olarak çalıştı. Turhan Selçuk ve İlhan Selçuk tarafından çıkan Dolmuş Dergisi’nde Stepne mahlasıyla yazılar yazdı.

1961 Anayasası’nın yürürlüğe girmesinden sonra kendi adıyla makale ve şiir yayınlama özgürlüğüne kavuşan Rıfat Ilgaz Demokrat, İzmir, Akbaba, Vatan, Yeni Gün, Yeni Ulus gibi yayınlar ve bazı edebiyat dergilerinde yazılar yazabilmiştir. Sınıf Yayıncılık’ı kurdu ve kendi kitaplarını yayınladı. Basın Onur Kartı aldı. 1974 yılında emekli oldu. Doğum yeri olan CIde’ye yerleşti. 12 Eylül 1980’de gözaltına alındı. Tutukluluğu sona erince, ölümüne kadar oğlu Aydın Ilgaz ile İstanbul’da yaşamaya başladı.

Ilgaz hastalığı nedeniyle 7 Temmuz 1993 tarihinde vefat etmiştir.


Rıfat Ilgaz’ın Eserleri

Romanlar

Öyküler

  • Don Kişot
  • İstanbul’da
  • Kesmeli Bunları
  • Radarın Anahtarı
  • Saksağanın Kuyruğu
  • Nerde O Eski Ustalar

Oyun

  • Hababam Sınıfı
  • Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı
  • Hababam Sınıfı Uyuyor
  • Rüşvetin Alamancası

Şiirler

  • Üsküdar’da Sabah Oldu
  • Karakılçık
  • Yarenlik, Sınıf
  • Yaşadıkça
  • Soluk Soluğa
  • Güvercinim Uyur mu?
  • Kulağımız Kirişte
  • Ocak Katırı Alagöz
  • Anı: Yokuş Yukarı
  • Kırk Yıl Önce
  • Kırk Yıl Sonra
  • Biz de Yaşadık

Rıfat Ilgaz Sözleri

  • Ölçülü yaşamak! Bu da bir başka zincire vurmak olacaktı kendi eliyle özgürlüğüne…
  • Tutumunu rastlantılara bırakmamalıydı bundan sonra, daha uyanık olmalı, ölçülü ve dengeli yaşamalıydı.
  • İnsanın dış görünüşü, iç dünyası için bir aynadır derler ya, bunda bir gerçek payı olsa gerekti.
  • Güneş, yaprakların arasından sıyrılarak başının üstüne doğru yükseldikçe, doğadan gelen bir özgürlük havası, bir umursamayış, bir uçarılık dolup taşıyordu içinden.
  • Geride bıraktığı kent, kocaman bir cezaeviydi onun için, surlar da duvarları.
  • Sen halkın uyanmasını bekliyorsun, oysa o namussuzlar, geceyi uzatmak için elinden geleni yapıyorlar.
  • Milyonlarca insan bir ırkın, öbüründen daha üstün olmayacağını ispatlamak için silinmedi mi yeryüzünden!
  • Öğretmenler de satarsa bu vatanı, bizim gibi cahiller ne yapmaz.
  • Sanatçı hangi toplumda olursa olsun sorunları bulup çıkarmakla görevli kişidir.
  • Okumayı unutmuştum, ama gemici olup giden çocuklar seferden dönünce İstanbullardan, Zonguldaklardan söz ediyorlardı.
  • Güneş, yaprakların arasından sıyrılarak başının üstüne doğru yükseldikçe, doğadan gelen bir özgürlük havası, bir umursamayış, bir uçarılık dolup taşıyordu içinden.
  • Sen halkın uyanmasını bekliyorsun, oysa o namussuzlar, geceyi uzatmak için elinden geleni yapıyorlar.
  • Milyonlarca insan bir ırkın, öbüründen daha üstün olmayacağını ispatlamak için silinmedi mi yeryüzünden!
  • Sanatçı hangi toplumda olursa olsun sorunları bulup çıkarmakla görevli kişidir.
  • Göğüs gere gere ne hale geldik, ne bizden hayır kaldı ne göğüslerimizden!
  • Aldanıyor muyum yoksa diye düşündü, sevmek diye bir şey yok muydu, insanoğlu için?
  • Evlenmekle insanın eli kolu bağlanacaksa… Tek başına yaşayıp giderdi işte böyle…
  • Hiçbir yeri, hiçbir şeyi olmayan kişi, köy, kent, otel, han, kahve, masa, sandalye, yatak yorgan, giderek, insan ayırt etmeden onlara alışmak, onları sevmek zorundadır.
  • Benim bildiğim tek bir gerçek var. İnsanların bu toplumda kendi hallerinde rahat bırakılmadıkları… Böyle bir ortamda bir şeye sahip olmak için tepinmenin, ölmenin, hiçbir anlamı kalmıyor!
  • Her şeyin en azını isteyenler için mesele yok! Mutlu olmak bile mümkün böyleleri için.

Rıfat Ilgaz Alıntıları

    Kırk Yıl Önce Kırk Yıl Sonra

  • Bizleri, çatık kaşlardan çok, güler yüzler altüst eder
  • Yıldız Karayel

  • Kötüysen, kendini iyi göstermeye çalışma! İyiysen, ne yaparsan yap kötü olamazsın! Kötü olamayınca da yüzüne gözüne bulaştırırsın. Kötülük hüner ister. İyiler kıvıramaz… İnce iştir bu.
  • Karartma Geceleri

  • İyi haberlerin yaşamla sıkı sıkıya ilişkisi vardır.
  • Her şair, biraz horoz değil midir, ötmesini bildiği için.
  • Bak buralarda, bu güneşli havalarda, dolaşmamı sana borçluyum.
  • Suçlu herkese hakareti itiyat (Alışkanlık, huy) edinmiş biridir.
  • Elim kalem tuttuğu sürece, hep karşılarında olacağım onlar gibi düşünenlerin!
  • Yaşamak başka, yaşayanları gözlemek gene başka!
  • İnsanın dış görünüşü, üstü başı, iç dünyası için bir aynadır derler.
  • Kumdan Betona

  • Okumayı unutmuştum, ama gemici olup giden çocuklar seferden dönünce İstanbullardan, Zonguldaklardan söz ediyorlardı.
  • Elim kalem tuttuğu sürece, hep karşılarında olacağım onlar gibi düşünenlerin!
  • Hababam Sınıfı İcraatın Peşinde

  • Halkın içinden yetişenler, kendilerini yetiştiren ortama nasıl ters düşebilirlerdi?
  • Tüm çözülen sorunlar, çözülünce sorun olmaktan çıkardı.
  • En önemli eylemler de kimi unutkanlıklardan doğmuş değil miydi?
  • Bir duyguya ben bin, on bin kişi ortak oldu mu, bu duygu beş binle, on binle çarpılınca, bu kalabalık da çarpılır, ne yaptığını bilmez olur.
  • Nerde O Eski Usturalar

  • Bir meydanda, tek başına… Küçüle küçüle bir nokta olmuştu. Neredeyse büsbütün yok olacaktı. Belki de olmuştu da…
  • Ocak Katırı Alagöz

  • Her saltanatın bir sonu var oğlum, Buna musalla taşları şahit!
  • Palavra

  • Kurt dediğin, dumanlı havayı sever, hele hava kararsın!
  • Yaşım ‘kırkın üstünde ama biz burada hepimiz patronun evlatlarıyız, tabii üvey evlatları…
  • Galiba biz gereğinden çok düşüyoruz çocukların üzerine, anne olarak! Kim bilir belki de topluma güvenmediğimizden…
  • Öksüz Civciv

  • Dara geldi mi, kendi gücünden başka başvurulacak güç yoktu bu yaşam kavgasında.
  • Ne kadar iyi yürekli olsalar, insanlar da bir yere kadar kolluyorlardı kendilerinden güçsüz olanları.
  • Geride kalanların yaşamaları gerekiyordu, hem de nasıl yaşamak… Gidenlerin açığını kapatarak, onların görevlerini de üstlenerek.
  • Geriye Kalan

  • Markopaşa gülmece gazetesinin yazı işleri yönetmeni, yazarı ve karikatürcüsü olan Sabahattin Ali, Aziz Nesin, Mustafa Uykusuz, Rıfat Ilgaz gibi yazar, karikatürcü ve şairler, Markopaşa’nın yayınlarından ötürü hapis cezalarına çarptırılmışlar ve cezaevlerinde atılmışlardır. Sonunda, Türk edebiyatına onur veren değerli yazar Sabahattin Ali de öldürülmüştür.
  • Halime Kaptan

  • Moskof gemileri kumda kızak üstünde yatan gemileri artık topa tutmuyorlar. Biten bir şey var ama harp mi bitti, düşmanların cephanelerimi bitti, güçleri, kuvvetlerimi bitti, belli değil…

Yorum yapın