Yazar Murathan Mungan Kimdir? Eserleri, Kitapları, Sözleri, Hayatı, Ödülleri

Murathan Mungan'ın Fotoğrafı

Yazar Murathan Mungan
Doğum 1955, İstanbul
Meslek Yazar ve Şair

Murathan Mungan kimdir, Murathan Mungan’ın eserleri nelerdir, Murathan Mungan kaç yaşındadır, Murathan Mungan kaç yılında ve nerede doğmuştur, Murathan Mungan’ın hayat hikayesi ve Murathan Mungan hakkında ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz!



Murathan Mungan Kimdir?

21 Nisan 1955’te İstanbul’da doğdu. Mardinli bir ailenin oğludur. Babası avukat İsmail Mungan, annesi Habibe Mungan’dır. İlk, orta ve lise yılları Mardin’de geçti. Mardin Lisesi’nden mezun oldu. Mardin, eserlerinde sıkça kullandığı yerlerden biri oldu. Bu ortamın farklı kültürel yapısını ve insan olgusunu eserlerine başarıyla yansıtmıştır.

Yazar 1972 yılında Ankara’ya yerleşti. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nde lisans ve yüksek lisans eğitimini tamamladıktan sonra doktora çalışmalarını yarım bıraktı. Altı yıl Ankara Devlet Tiyatroları’nda, üç yıl İstanbul Şehir Tiyatroları’nda dramaturg olarak çalıştı.

İlk kitabı, Mezopotamya Üçlemesi adlı oyun üçlemesinin ilki olan Mahmut ve Yezida’dır. Bu oyun Türkiye İş Bankası’nın düzenlediği yarışmada ikincilik ödülünü kazandı. Sahnelenen ilk oyun, Orhan Veli’nin şiirlerinden kurguladığı ve oyun olarak oynadığı Bir Garip Orhan Veli’dir. İlk kez 1981 yılında sahnelenen bu oyun, 1993 yılında kitap olarak da yayınlanmıştır.

“Gösteri” dergisinin 1981 Şiir Yarışması’nda Sahtiyan adlı şiiriyle birincilik ödülü kazanan Mungan, özellikle “Metal” (1994) adlı kitabında yazdığı şiirlerle 1980’lerin en çok okunan ve tanınan şairleri arasında yer aldı. 1984 yılında Mezopotamya Üçlemesinin ikinci kitabı Taziye oyununun sahnelenmesi nedeniyle Ankara Sanat Enstitüsü tarafından Mehmet Baydin ile birlikte en iyi oyun yazarı seçildi. “Kültür-Sanat Sayfası”nın editörlüğünü yaptı. 1987 yılında günlük gazete olarak çıkan Söz gazetesinde yayınlandı. Aynı yıl Hidda Golder Dile Bir Kadın adlı öyküsüyle Nedim Gürsel ile birlikte Haldun Taner Öykü Ödülü’nü aldı.

40. yaş gününden dolayı 1995 yılında Murathan’95 adlı kitabında çeşitli ürünlerinin bir derlemesini yayınladı. 2005 yılında 50. yaş günü nedeniyle, farklı edebi türlerden öykü, şiir, deneme ve oyun gibi eserleri bir araya getirdi. 50 Adet adlı kitapta üzerinde çalıştığı kitaplar. Sadece 2005 yılı için yapılmış ve yenilenmeyecek bir kitap yarattı. Makaleleri, şiirleri ve bazı kitapları İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İsveççe, Norveççe, Yunanca, Fince, Boşnakça, Bulgarca, Farsça, Kürtçe ve Flamanca’ya çevrildi ve çeşitli dergi, gazete ve antolojilerde yayınlandı.

Mungan, 1985’ten beri yaşadığı İstanbul’da 1988’ten beri serbest yazar olarak çalışmaktadır.


Murathan Mungan’ın Eserleri

  • Devam Ağacı
  • Çador
  • Geyikler Lanetler
  • Yüksek Topuklar
  • Mahmud ile Yezida
  • Osmanlıya dair Hikayat
  • Boyacıköy’de Kanlı Bir Aşk Cinayeti
  • Taziye
  • Kum Saati
  • Son İstanbul
  • Sahtiyan
  • Cenk Hikâyeleri
  • Kırk Oda
  • Lal Masallar
  • Eski 45’likler
  • Yaz Sinemaları
  • Mırıldandıklarım
  • Yaz Geçer
  • Yaz Geçer – Özel Basım
  • Bir Garip Orhan Veli
  • Oda, Poster ve Şeylerin Kederi
  • Omayra
  • Kaf Dağının Önü
  • Metal
  • Murathan’95
  • Li Rojhilatê Dilê Min
  • Paranın Cinleri
  • Başkasının Hayatı
  • Dağınık Yatak
  • Dört Kişilik Bahçe
  • Oyunlar İntiharlar Şarkılar
  • Mürekkep Balığı
  • Başkalarının Gecesi
  • Metinler Kitabı
  • Üç Aynalı Kırk Oda
  • Doğduğum Yüzyıla Veda
  • Meskalin
  • Soğuk Büfe
  • Erkekler İçin Divan
  • 7 Mühür
  • Timsah Sokak Şiirleri
  • Yabancı Hayvanlar
  • 13+1
  • Bir Kutu Daha
  • Beşpeşe
  • Eteğimdeki Taşlar
  • Elli Parça
  • Söz Vermiş Şarkılar
  • Kâğıt Taş Kumaş
  • Kullanılmış Biletler
  • Yedi Kapılı Kırk Oda
  • Dağ
  • Kadından Kentler
  • Bazı Yazlar Uzaktan Geçer
  • Hayat Atölyesi
  • Eldivenler Hikâyeler
  • İkinci Hayvan
  • Gelecek
  • Kibrit Çöpleri
  • Şairin Romanı
  • Aşkın Cep Defteri
  • Bir Dersim Hikâyesi
  • Tuğla
  • Mutfak
  • Kadınlar Arasında
  • Merhaba Asker

Murathan Mungan Sözleri

  • Zevkler ve renkler tartışılmaz- bütün zevksizlerin atasözüdür.
  • Ne zaman içime biraz fazla baksam yükseklik korkum depreşir.
  • Hangi dağın konuşmaya ihtiyacı vardır.
  • Susmaktan yapılmıştır bazı anlar, yüksek sesle okunduğunda dağılırlar…
  • Hayatın boş olduğunu düşünen insanların içi fazla doludur…
  • Güçlü kadınların kanatları altında sakladıkları yaraları vardır. Bu sebeptendir her erkeğin yanında uymayışları.
  • Acı veriyorsa eğer geçmiş… O zaman geçmemiş demektir.
  • Şimdi bir mevsim değil, koca bir hayat girdi aramıza. Biliyorum ne sen dönebilirsin artık, ne de ben kapıyı açabilirim sana.
  • Hayatta aynı şeyi kaybetmiş insanların konuşmaya gerek duymayan ortak sızısıyla birbirlerine dolgun gözlerle baktılar bir süre.
  • Yokluğunda her sabah bozuk bir günaydın atıyorum çocukluğumdan kalma eski kumbarama. Geldiğinde sana güzel bir hoş geldin almayı planlıyorum.
  • Kırılmış bir bardaktan etrafa saçılmış cam parçasıysam, üstüme basmaya çalışanların ayaklarını kanatmak zorundayım.
  • Her insanın ömründe, kendinden önceki insanların anlamadıklarını anlamanın mutluluğu ve anlaşılmasını kendinden sonraki insanlara devredecekleri bilinmezliklerin kederi vardır.
  • Bir tek gece vardır insanın hayatında. Ömür boyu sürer nöbeti. Bu da öyleydi. İyi ol, sağ ol, uzak ol. Ama bir daha görme beni!
  • Yaşıyor ya da ölmüş olmakla ilgili bir şey değildi. Bazı şeyleri bazı insanlarla konuşmanın hiçbir olanağının kalmadığı durumlar vardır. Bu da onlardandı. Ölümün güçlendirdiğine karşı, bir tür merhametle susarız.
  • Oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim, ben sende bütün aşklarımı temize çektim.
  • Her insanın ömründe, kendinden önceki insanların anlamadıklarını anlamanın mutluluğu ve anlaşılmasını kendinden sonraki insanlara devredecekleri bilinmezliklerin kederi vardır.
  • Unutma bir büyük yazarın dediği gibi, en iyi intikam şekli, kayıtsızlıktır.
  • Sevecen bir kadının sıradan bir temasının bile, insanda güven verici bir huzur uyandırdığını nicedir unutmuştu.
  • Aptallığımız; birbirimizde sahip olmadığımız özellikleri aramamızdı.
  • Birinin her şeyini merak etmeye başlamak, aşkın ilk göstergesidir bana göre.
  • Sürekli geçmişe dönüp bakarsan boynun tutulur.
  • Kırık bir kalbi alçıya alırsanız, herkes gelir imzasını atar.
  • Her ayrılık kötü değildir. Bunu en çok ayrıldıktan sonra aşka hâlâ kalbi kalmış olanlar bilir.
  • Azı karar olmadı hiç sevmelerim, hep çoğu zarar dedikleri kadar sevdim…
  • Aşk, sevdiğiniz kişinin mazisini de ele geçirmenizi ister sizden aşk, birlikte yaşanmamış zamanları da ele geçirmek ister.
  • Onca şarkı, onca film, onca roman ama sevmeye yetmez; Herkesin kalbi.
  • Bir erkeğin bir kadına söyleyebileceği en güzel söz “Bir daha ki seveceğim kız, bizim kızımız olacak” demesidir.
  • Herkes anlamlı anlamlı başını sallıyor. Duygulanmış gibiler, etkilenmiş gibiler, hüzünlenmiş gibiler. Hep gibiler. Hiç kendileri olmuyorlar. Olurlarsa kendilerinden korkuyorlar.
  • Beklentisi yüksek kadınların yalnızlığı daha koyu olur. Büyük lafların gölgesinde geçen hayatlar, bir daha iflah olmuyor. Geçip gittiğiyle kalıyor zaman, aşk, her şey.
  • Bazı böyle büyük kışları vardır insan hayatının; yıllar geçse de unutulmaz. Anılarımız onlarla anlamlanır, derinleşir. Çocukluğumuzu saklı tutar. O kış benim için öyleydi.

Murathan Mungan Alıntıları

    Çador

  • Görünmeyene inandıktan sonra, gözlerin ne önemi var?
  • Bazı insanların yüzüne baktığında insan elde olmadan şöyle düşünür: Bu insanın dünyada hiç kimsesi yok.
  • Kaybedecek bir şeyi kalmadığını hissediyordu. Geçmişten bir parça daha kopup gitse ne olurdu ki?
  • Erkekler Yalnızlıklar

  • Süprüntülerin arasında bir ben birikiyor, dökülenlerin ardından ayakta bir ben kalıyordu.
  • Kelimeler konuşma ya da anlaşmanın değil, sonsuzlukla yüzen bir teknenin attığı çapalar gibi boşlukta ümitsizce tutunmaya çalışmanın aracı olmuşlardı.
  • Bir gün ölümün “geldik!” dediği yerde bütün haksızlıklarımızın, suçlamalarımızın utancı, pişmanlığı ile bizi baş başa bırakıp çekip gidiyorlar o uzun dinlenmeye.
  • Yaz Geçer

  • Neden kimse yola çıktığı gibi dönmez geriye.
  • Kutuplar kadar yalnızız ikimiz de.
  • Gittin. Şimdi bir mevsim değil, koca bir hayat girdi aramıza. Biliyorum ne sen dönebilirsin artık, ne de ben kapıyı açabilirim sana…
  • Kadından Kentler

  • Terlik sesi duyulmayan ev, ister tek göz olsun ister kırk odalı, üşür,” diyordu. “Kimsesiz ev üşür.
  • Üç Aynalı Kırk Oda

  • Dünya, sanki var olmak için değil, kaybolmak için bulunduğumuz bir yer.
  • Bazı Yazlar Uzaktan Geçer

  • Çiçek böcek ağaç kuş insan sevgisi falan yok, Her şey onunla benim aramda…
  • Lal Masallar

  • Kendimiz ve başkaları hakkında bilgilerimizi çoğu kez rastlantılarla ediniyoruz, beklenmeyen olaylarla, küçük ayrıntılarla…
  • Mecnun kadar engin değilim. Çölleri serapları sığdıramam yüreğimin ıssızlığına. Diyar diyar dolaşıp seni aramak istemem. Benim gurbetim ve diyarlarım yüreğimdedir.

Yorum yapın