| Yazar | Adam Fawer |
| Doğum | 1970, New York – ABD |
| Meslek | Roman yazarı |
Adam Fawer kimdir, Adam Fawer’in eserleri nelerdir, Adam Fawer kaç yaşındadır, Adam Fawer kaç yılında ve nerede doğmuştur, Adam Fawer’in hayat hikayesi ve Adam Fawer hakkında ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz!
Adam Fawer Kimdir?
Adam Fawer, Pennsylvania Üniversitesi’nden ekonomi derecesi ile mezun olarak istatistik alanında yüksek lisans yaptıktan sonra MBA derecesi almıştır. Kariyeri boyunca Sony Music, J.P. Morgan ve daha yakın zamanda About gibi şirketlerde çalışmıştır.
Birçok yetişkin kişi gibi kaderinin anne veya babasıyla aynı olmasını istemez. Kimse ailesinin hatalarına düşmek istemez. Fawer de babasının hatalarından ders almış gibi görünüyor ve normal bir çocukluk geçirmediğini, 6 yaşındayken her iki gözünde de korneaya zarar veren nadir bir hastalıktan muzdarip olduğunu ve ameliyatı geçirmesi gerektiğini söylemiştir. Sonraki on yıl hastanelerde geçiren yazar, bu zor zamanlarda tek sevdiği şeyin hastanedeki körler için romanları dinlemek olduğunu dile getirmiştir. o yaştaki diğer çocuklar gibi polis ya da astronot olmak yerine yazar olmak istemesi onun istediği hayaliydi.
Fawer, hayat arkadaşı ve oğullarıyla New York’ta yaşamaktadır.
Adam Fawer’in ilk romanı Olasılıksız; Hayatta yaşadığımız ve tesadüf diye tanımladığımız pek çok şey aslında tesadüf olsun ya da olmasın, daha önce aynı anda yaşamak olarak tanımladığımız Deja Vu’nun aslında ne olduğunu düşündürüyor. Sadece bunlar değil, etrafımızda gördüğümüz pek çok olay sayısal sınırları zorluyor.
Adam Fawer Hakkında Bilgiler
- Türkiye’de Nisan 2006’da ilk basımı çıkan OlasılıkSız o kadar ilgi görmüştür ki, ardından yayımlanan Empati isimli kitabı ilk olarak Türkçeye çevrilmiş ve ilk Türkiye’de yayımlanmıştır.
- Olasılıksız en iyi roman dalında 2006 International Thriller Writers Award ödülünü kazandı.
- Kendisini “sayıların adamı” olarak gören Adam Fawer bu nedenle ekonomi üzerine eğitim görmüştür.
Adam Fawer’in Eserleri
Romanları
Adam Fawer Sözleri
- Nokta her zaman bir son demek değildir, bazen kendinden sonraki harfin büyük olacağını gösterir.
- Hayatından silmek istediklerini gerçekten sil, Çünkü geri dönüşüm kutusunda bekletirsen; sistemini yavaşlatır!
- İnsanı en çok üzen şey; ummadıkları kişiler adam olurken, adam sandıklarının insan bile olamamış olmasıdır.
- Gerçekten seviyorsan eğer uzaklık gözünü korkutmamalı. Çünkü asla unutma; yanındayken bile uzaktı bazıları.
- Bil ki geride bıraktıkların ileriye gitmeni engelleyecek. Unutma; ileri gidebilmen için arkadakileri unutman gerek.
- Her şeyin sıradanlaştığı bir dünyada, Bazen kaybetmek en doğru seçimdir. Ve o dünyada en yerinde tercih; vazgeçiştir.
- “İyi ki”lerin “keşke”lerini geçsin bu hayatta. Çünkü zamanı geri çevirmek için saatin yelkovanı ile oynamak fayda sağlamaz.
- Her gün kendimi biraz daha iyi hissedebileceğimi umarak kalkıyorum. Bazen öyle de oluyor. Sonra gece çöküyor ve o hala yok…
- Düşün: Kör, sağır ve dilsiz çölde gidiyorlar ve sağır ölüyor. Dilsiz köre, sağırın öldüğünü nasıl anlatır? Seni sevmek; sadece dilsiz kalmak değil, dilsizin böylesi olmak işte!
- Satranç hayat gibidir. Her parçanın kendi işlevi vardır. Bazıları zayıftır, bazıları ise güçlü. Bazıları oyunun başında işine yarar, bazılarıysa sonunda. Ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. Aynen hayatta olduğu gibi, satrançta da skor tutulmaz. On parçanı kaybedip yine de kazanabilirsin oyunu.
Adam Fawer Alıntıları
- Unutma; Kimse unutulmayacak kadar sonsuz ve sonsuza dek sevilecek kadar değerli değil aslında.
- Tahmin etmek imkansızdır. Ama şimdiki zamanı çok iyi bilirsen geleceği kontrol edebilirsin.
- Her gece Tanrı’ya aynı soruyu soruyordu: Neden onları almıştı?
- Siz hiç Loto’da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar?
- İşte hayatın en güzel tarafı da buydu; her şey olabilirdi, her ne kadar olasılıksız olursa olsun olabilirdi, olasılık dışı olan bir olay mutlaka olurdu.
- Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı?
- Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi?
- Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; geçmiş mi, rüya mı yoksa geleceği mi görüyorsunuz? Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘Olasılıksız’ tam size göre bir roman.
- Geleceği tahmin etmek imkansızdır. Ama şimdiki zamanı çok iyi bilirsen geleceği kontrol edebilirsin.
- Kararlar doğru veya yanlış değildir. Kararlar karardır. Sen, sana göre en iyisini seç.
- İmkansızlık diye bir şey yoktur. Sadece gerçekleşme ihtimali düşük olasılıklar vardır.
- İnsanlar söylediklerinizi ya da yaptıklarınızı unutur, ama onlara neler hissettirdiğinizi asla unutmaz.
- Hepimiz dünyayı gerçekte olduğu gibi değil, kendi önyargılı algılarımız vasıtasıyla gözlemleriz. Dolayısıyla, gerçekten bilebileceğiniz tek şey kendinizsinizdir.
- En karanlık gecede bile yıldızlardan gelen bir ışık vardır.
- Etrafımdaki insanların birinin bile gerçek olup olmadığını bilmek olası değil. Tek bildiğim, onları algıladığım. Ve algılar -bir milyon insanı birlikte algılasam bile- bana zarar veremez.
- Nereden geldiğinizi bilmeden, nereye gideceğinizi de bilemezsiniz. Bunu hatırlamaya çalışın.
- Yapay değil. Duygular yapay olamaz. Eğer onları hissediyorsan, gerçektirler.
- Her davranışınızı önceden belirleyen arzularınız, ruhunuzun o kadar derinlerine işlemiştir ki onlara dikkat bile etmezsiniz. Ve bu da sizi mükemmel bir köle yapar.