Yağmur Beklerken Kitabının Konusu, Özeti, Karakterleri, Açıklaması, PDF, Yorumları, Yazarı

Yağmur Beklerken'in Fotoğrafı

Kitap Yağmur Beklerken
Yazarı Tarık Buğra
Türü Felsefe Kitapları
Kategoriler En Çok Okunanlar
Kitap Önerileri
Okunması Gerekenler
Yayın Yılı 1981

Tarık Buğra tarafından 1981 yılında kaleme alınmış olan Yağmur Beklerken kitabı hakkındaki tüm bilgiler sitemizde.
Yağmur Beklerken pdf, Yağmur Beklerken konusu, Yağmur Beklerken karakterleri, Yağmur Beklerken yorumları, Yağmur Beklerken açıklaması ve ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda!



Yağmur Beklerken – Tarık Buğra


Yağmur Beklerken Kitabının Karakterleri

Rahmi Bey: Annesine verdiği sözle okuyan ve avukat olan romanın ana karakteridir. Barışçıl ve alçakgönüllü hayatını siyaset yüzünden bozuyor, ancak avukatlık teklif edilmesi ile eski sakin ve huzurlu hayatına döner. Her zaman iyi düşündüğü için herkes tarafından sevilen bir kişidir.

Rıza Bey: Babasını ve annesini kaybeden Rahmi Bey’i büyüten Rahmi Bey’in amcasıdır. Saygı duyulan ve sevilen bir kişidir.

Kenan Bey: Rahmi’nin meslektaşıdır. Bir başka anlamda avukatlık yapmayı öğrendiği kişidir. Kasabada saygın bir yeri var.

Süleyman: Rahmi’nin kayınbiraderiydir. En zor günlerinde yakın takipçisi ve destekçisiydi.

Sami: Ramni’nin bacanağı Sami, bir akrabanın yapabileceği en kötü şeyleri yaparak kitabın akışını değişen karakterdir.


Yağmur Beklerken Kitabının Konusu

Anadolu’nun kırsal kesimlerinde yaşanan siyasi olaylara ilişkin sonuçları ve yansımaları alan Türkiye’nin ilk yılıdır. Cumhuriyet dönemi yazarlarının çeşitli kesimleri romanı ela alan roman, Liberal Parti dönemine de değiniyor ve aynı dönem Türkiye’deki büyük siyaset kuraklığı arasında paralellikler kurarak yine bir Anadolu kasabasından yaşanan olayları ve sorunları anlatıyor.

Roman 10 bölümden oluşur:

  • Bir Açılış Töreni
  • Bir Başka Açılış
  • Tavuğuna mı Kışt Dediklen Oğlum
  • Yerle Gök Arasında
  • Başka Bulutlar, Bir Ben Vardır
  • Bende Benden İçer
  • İnsana Bir de Düşman Lazım
  • Bir Avuç Toprağa Kıyl u Kaal
  • Dağı Dağa Kavuşturan
  • Irmaklar Yokuş Yukarı Akmıyor

Yağmur Beklerken Kitabının Özeti

Anadolu şehirlerinden birinde Cumhuriyet Halk Fırkası Dönemi’nde bir halk parkı açılır. Parkın açılmasıyla birlikte Halk Fıkrası’na olan güven ve sevgi artıyor. Avukat Rahmi Bey bu Anadolu kasabasında yaşıyor. Küçük yaşta anne ve babasını kaybedince amcası Rıza Efendi ve ailesiyle birlikte yaşamaya başlar. Sade ve huzurlu bir hayatları vardır. Kasaba halkı tarafından da seviliyorlar. Bir gün şehre haberler gelir; Gazi Paşa’nın kendi isteğiyle kurulacak yeni bir siyasi partiden bahsediliyor. Kasabada yankılanan bu haberler neticesinde kasabadan partiye kimin katılacağı sorusu ortaya çıkıyor.

Kasabanın sakinlerinden Avukat Rahmi Bey, Kenan Bey’den bir teklif alır. Rahmi Bey teklifi kabul ederek birçok insanı önüne alır, şimdi onu zor günler beklemektedir. Kasaba halkı, aile hayatı ve Rahmi Bey’in uğraştığı düzen her şeyi alt üst edecektir. Bu çok partili hayata geçiş dönemi başarısızlıkla sonuçlanıyor. Anadolu’nun bu tatlı kasabasındaki huzur da ellerinden alınmıştır. Sakin ve huzurlu hayatını özleyen Rahmi, eski hayatına dönmeye karar verir. Bu sırada Ankara’dan bir telgraf alır. Öte yandan telgrafta avukatlığının kabul edildiği ve Ankara’ya gelmesi gerektiği belirtiliyor. Telgrafı okurken amcası başından beri bunlara karşı olduğu için bu kararın gereksiz olduğunu ve normal sakin hayatların kalması gerektiğini söylüyor. Rahmi Bey’de amcasını dinleyerek avukat olmayı reddeder ve eski hayatına döner.


Yağmur Beklerken Kitabının Açıklaması

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş döneminin ilk safhasını noktalayan Serbest Fıkra denemesi… 1929 büyük ekonomik buhranı ve buna eşlik eden ağır kuraklık tehlikesi. Şeyh Sait ve ilk Dersim isyanları bastırılmış, Takrir-i Sükûn yasaları ile her tür muhalefet ezilmiş, dağıtılmış, “Atatürk devrimleri” yürürlüğe girmiştir. Yağmur Beklerken’de Tarık Buğra Serbest Fıkra denemesi/girişimi ekseninde bütün bu gelişmelerin Anadolu taşrasındaki sonuç ve yansımalarını konu edinirken aslında on yıllık Cumhuriyet’in bir bilançosunu da yapmaktadır. 1946-50’de DP’yi zafere taşıyacak hareketin ipuçları, bu hareketin odağında yer alan sağ/muhafazakâr zihniyetin devlet, demokrasi, parti… Kavramlarının sosyo-politiği, psikolojisi, Yağmur Beklerken’in o alabildiğine gerçekçi, canlı taşra tipleri ve diyalogları içerisine gayet ustaca serpiştirilmiştir. Bu haliyle bu kitap, sadece Serbest Fıkra’ın kapatılması öncesi Türkiye taşrasının değil, darbeler öncesi Türkiye’nin sağ/muhafazakâr gözden görünümü olarak da okunabilir.


Yorum yapın