Kitap | Kayığım Rosinha |
Yazarı | Jose Mauro De Vasconcelos |
Türü | Romanlar |
Kategoriler | Kitap Önerileri Okunması Gerekenler |
Yayın Yılı | 2014 |
Jose Mauro De Vasconcelos tarafından 2014 yılında kaleme alınmış olan Kayığım Rosinha kitabı hakkındaki tüm bilgiler sitemizde.
Kayığım Rosinha pdf, Kayığım Rosinha konusu, Kayığım Rosinha karakterleri, Kayığım Rosinha yorumları, Kayığım Rosinha açıklaması ve ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda!
İçindekiler
Kayığım Rosinha – Jose Mauro De Vasconcelos
Kayığım Rosinha Kitabının Karakterleri
Ze Oroco: Romanın ana karakteridir.
Rosinha: Ze Oroco’nun arkadaş olarak görüp sohbetler edip, dertleştiği yelkenidir.
Kayığım Rosinha Kitabının Konusu
Eski bir balıkçı ve teknesinin hikâyesi konu ediniyor. Romanın kahramanı Ze Oroco, teknesi Rosinha ile nehirde yelken açar. Rosinha sıradan bir tekne değil; Ze’nin uzun uzun konuştuğu, sohbet ettiği ruh eşidir.
Kayığım Rosinha Kitabının Özeti
Nininha tomurcuklanan bir fidandı. Bütün akrabaları yanlarında koca birer ağaç olmuştu. Bir an önce onlar gibi olmak istiyordu. Dedesi ona çok yakındı. Bir teyzesi vardı. Başka bir yaramaz ağaç daha vardı. Bu tür bir ağacın kesilmesi ve ondan bir şeyler üretilmesi gerekiyordu. Kesilme zamanı geldiği halde Kızılderililer bunu keşfetmemiş, kesmemiş ve kesilmedikçe öfkesi gün geçtikçe artıyordu. O da kayık olup nehre ulaşmak istiyordu. Günlerini sahibini sevmeyi ve onunla gezmeyi hayal ederek geçiriyordu. Günler günleri, ayları ve ayları takip ederek 3 yıl geçer. Küçük Nininha’mız büyük bir ağaca dönüşür. Bu sırada dedesi yaşlanmış ve ölmeyi beklemektedir. Aksi takdirde ağaç, bu kış geçtikten sonra kesilmeyi umarak hala kesilmemiştir. Ama bu kış herkesi Nininha için endişelendiren bir şey vardı. Bu kış çok yağmur bekleniyor. Bu herkes için iyi olsa da Nininha nehrin çok yakınında bulunuyordu. Şiddetli yağmur yağarsa nehir taşar ve Nininha’yı da beraberinde götürürdü. Bir gün bu korku gerçek olur. O gece öyle bir fırtına çıkar ki bütün ağaçlar sallanır. Önce Nininha’nın büyükbabası, ardından Nininha’nın kendisi ölür. O kıştan sonra kesilmek istenen ağaç keşfedilip kesilerek bir tekneye dönüştürülür. O tekne köyden beyaz bir adama satılır. Bu beyazın adı Ze Oroko idi. O ağaç Ze Oroco’ya Nininha’nın hikâyesini anlatmıştı. Ze Oroco, tekne olduktan sonra ona Rosinha adını verir. Rosinha ile çok iyi anlaşırlar. Sürekli birbirlerine hikâyeler anlatır, seyahat eder ve zamanlarını bu şekilde geçirirler. Ze Oroco ağaçların, hayvanların, nesnelerin dilinden anlar ve insanlardan çok onlarla iletişim kurar. Her şey yolunda giderken bir gün bu Kızılderili köyüne bir doktor gelir. Herkesi incelemeye başlar. Ze Oroco tekneyle sohbet etmesiyle tanındığı için bütün köy onu doktorla tanıştırmış. Doktor aklını kaçırdığını düşünür. İlk başta ona bir arkadaş olarak yaklaşır. Sırlarını öğrenir. Rosinha ile nasıl konuştuğunu göstermesini ister. Sonra onu deliler hastanesine götürür. Ze Oroko’ya zarar vermeyeceklerine söz verir. Asla kötü muamele görmez. Ancak Ze Oroco o hastanede hiç uslu durmaz ve sürekli şiddete maruz kalır. Bu durumdan hiç memnun değildir.
Deli olmadığını söyleyince onu alıp bir hücreye koyarlar, tazyikli su vererek canını yakarlar. Ondan sonra deli olduğunu itiraf eder. Aynı cümleyi defalarca tekrarlar. “AĞAÇLAR AĞAÇTIR” onları arkadaş olmadıklarına ikna etmeye çalışır. Günler günleri kovalıyor ama Ze Oroco için zaman daralır. Karısını ve çocuklarını uzun zaman önce kaybetmiş olması yetmezmiş gibi, kayığını, ağaçlarını, nehri de ellerinden alırlar. Artık tamamen evsiz kalır. Orada tam 3 yıl kalır. 3 yıl sonra orman tanrısıyla konuşur ve Tanrı iyileşeceğine söz verir. Sonra bir kriz geçirir. Kriz odasında Tanrı’dan bir işaret ister. Uyandığında bir güvercin görür. Ondan sonra iyileşmeye başlar. 3 yıl sonra oradan çıkar. Daha sonra bir doktor gözetiminde içeri girer. İyileştiğinden emin olduktan sonra evine döner. Rosinha’yı bulur. Ona verdiği sözü tutarak onu yakar. O da kendine yeni bir at alır. Onunla seyahat eder. Tek sorun şu an atla sohbet ediyor olmasıdır. Atına da Rosinha adı verir.
Kayığım Rosinha Kitabının Açıklaması
“Jose Mauro de Vasconcelos”, 26 Şubat 1920’de Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Kızılderili ve Portekizli kırması bir ailenin çocuğuydu. On beş yaşında lise öğrenimini yarıda bıraktı. Çeşitli işlerde çalıştı. Boks antrenörlüğü, tarım işçiliği, balıkçılık yaptı. Kızılderililerin arasında yaşadı. 1942 yılında yazdığı ilk romanı “Yaban Muzu”yla eşine az rastlanır anlatıcılık yeteneğini ortaya koydu. Ardından, “Şeker Portakalı”, “Güneşi Uyandıralım”, “Delifişek”, “Kayığım Rosinha”, “Kardeşim Rüzgar Kardeşim Deniz”, “Çıplak Sokak” gibi romanlarıyla ünü Brezilya sınırlarını aştı: “Kayığım Rosinha” Amazon Ormanı’nın öyküsüdür. Kahramanı “Ze Oroco”, kayığı “Rosinha”yla nehirde dolaşır. Ama “Rosinha” sıradan bir kayık değil, Ze’nin uzun uzun konuştuğu, dertleştiği bir yol arkadaşıdır. Bu güzel roman, “Jose Mauro de Vasconcelos”un Brezilya edebiyatında tuttuğu önemli yerin kesin kanıtıdır.