Bir Devrin Romanı Kitabının Konusu, Özeti, Karakterleri, Açıklaması, PDF, Yorumları, Yazarı

Bir Devrin Romanı'nın Fotoğrafı

Kitap Bir Devrin Romanı
Yazarı Halide Nusret Zorlutuna
Türü Romanlar
Kategoriler En Çok Okunanlar
Kitap Önerileri
Okunması Gerekenler
Yayın Yılı 2018

Halide Nusret Zorlutuna tarafından 2018 yılında kaleme alınmış olan Bir Devrin Romanı kitabı hakkındaki tüm bilgiler sitemizde.
Bir Devrin Romanı pdf, Bir Devrin Romanı konusu, Bir Devrin Romanı karakterleri, Bir Devrin Romanı yorumları, Bir Devrin Romanı açıklaması ve ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda!



Bir Devrin Romanı – Halide Nusret Zorlutuna


Bir Devrin Romanı Kitabının Karakterleri

Halide: Kitabın ana karakteridir. Zayıf, kara gözlü, uzun saçlı, çok iyi kalpli, olgun, yaşından büyük gösteren bir kadındır.

Ayşe Nazlı Hanım (Annesi) : Otoriter, kültürlü ve geleneklerine bağlı ve çocuğu üzerine titreyen bir ev kadınıdır.

Hacı Hüseyin Hüsnü Bey (Dedesi) : Namuslu, dürüst bir adamdır.

Avnullah Bey (Babası) : Avnullah Bey’ de babası gibidir.

Aziz (Eşi) : Vatanı için her zaman ölmeye hazır şerefli, dürüst ve namuslu bir adamdır.


Bir Devrin Romanı Kitabının Konusu

Halide Edip Zorlutuna’nın hayatının ilk 30-35 yılının anılarını aktardığı kitaptır.


Bir Devrin Romanı Kitabının Özeti

Halide annesinden okuma dersleri alır. Halide ve dedesi padişahın kulus festivaline katılır. Bu katılım Halide için bir ilk olur ve Halide bu festivali çok sever. Kendilerini izlemeye daldıklarında, saatin kaç olduğunu anlamazlar. Hava kararmaya başlayınca gece olduğunu anlarlar. Ve eve geldiklerinde anneleri onları büyük bir merakla bekler ve çok sinirlenmiştir. Daha sonraları amcasını ziyarete İzmir’e gider. Halide ilk vapur yolculuğunda çok zor anlar yaşar. İstanbul’dan İzmir’e tam altı günde ulaşırlar. Bu sürecin sancılı geçmesi Halide’nin bu süreyi daha uzun süre yaşamış gibi hissetmesine neden olur. Amcalarını vapur iskelesine karşılama törenine Mahzar olurlar.

Sonra amcalarının bahçeli büyük evine giderler. Oraya vardıklarında herkes çok mutludurlar. Halide’nin babası sürgündedir. Nedeni ise babasının Cumhuriyet taraftarı olmasıdır. Halide, İstanbul’a dönüşünde Umumiye gazetesini alır ve kanun okur. Babasının sürgünden dönmesi onun için bir dönüm noktası olmuş olabilir. Kapıdan içeri girdiğinde babasını bir kahraman gibi karşılaması, fikirlerine saygı duyması açısından her iki tarafı da çok mutlu eder.

Babası geldikten sonra Halide bir parti kurar. Ardından 31 Mart Olayı patlak verdi. Annesi Halide’nin eğitimi konusunda çok endişelidir. Bir okula yazdırılmasını ister. Babası ise böyle bir duruma gerek olmadığını düşünüyor. O zamanlar Kerkük’te eşkıyalık azalmıştır. Halide yaşıtlarından biraz daha yaşlı görünür. Babası onun binicilik ve atışta iyi olmasını ister. Halide bu durumu öğrenince çok sevinir. Ardından Halide at eğitimine başlar. Binicilikte de oldukça başarılı olduktan sonra çevresine ilk yeni başlayanlara karşı oldukça iyidir.

Babalarının oradaki görevinden sonra İstanbul’a dönerler. Bağdat’tan İstanbul’a vapura binmek zorunda kalır. Ama her limanda alışveriş yapıyor. Her durduklarında Halide ve annesi hava sıcak olduğu için fazla dışarı çıkamazlar. Akdeniz’e geldiklerinde iyi bir fırtınaya tutulmuşlar. Sorunlar günler devam eder. Bu durumun İstanbul’a gelene kadar devam etmesi, onlar için çok sancılı günlerin geçeceği anlamına geliyordu.

Bu biyografik kitap, yazarın birçok olaya tanık olması nedeniyle tarihsel olarak çok değerlidir.


Bir Devrin Romanı Kitabının Açıklaması

“Ben binbir heyecan, biraz da korku ile girdiğim bu ‘ilk ders’ten çıkarken birdenbire Tanrı’nın beni ‘öğretmen olsun’ diye yarattığını anlamış, bir anda bu mesleğe şifasız bir tutku ile tutulmuştum. Bu sevgi, bu tutku ömrüm boyunca sürüp gitmiştir.”

Cumhuriyet’in ilk öğretmenlerinden Halide Nusret Zorlutuna’nın bu eserinde, roman kahramanı değil gerçek bir Çalıkuşu hikâyesi okuyacaksınız.

Halide Nusret çocukluğunu, gençliğini, ailesini, dönemin edebiyat çevresini anlatıyor; Celal Sahir, Faruk Nafiz, Halit Fahri, Orhan Seyfi, Refik Halit, Reşat Nuri, Şukûfe Nihal, Yakup Kadri gibi dönemin usta yazarlarıyla anılarını ve mektuplaşmalarını okuruyla paylaşıyor.

Bir yandan da Trablusgarp Savaşı’ndan 31 Mart Vak’asına, Birinci Dünya Savaşı’ndan Cumhuriyet’e ülkenin geçirdiği süreç ve Türk modernleşme serüvenini de muhafazakâr ve aydın bir kadın gözüyle çiziyor.

(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yapın