Kitap | Nice Nine’nin Zeytini |
Yazarı | Şafak Okdemir |
Kategoriler | En Çok Okunanlar Kitap Önerileri Okunması Gerekenler |
Yayın Yılı | 2020 |
Şafak Okdemir tarafından 2020 yılında kaleme alınmış olan Nice Nine’nin Zeytini kitabı hakkındaki tüm bilgiler sitemizde.
Nice Nine’nin Zeytini pdf, Nice Nine’nin Zeytini konusu, Nice Nine’nin Zeytini karakterleri, Nice Nine’nin Zeytini yorumları, Nice Nine’nin Zeytini açıklaması ve ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda!
Nice Nine’nin Zeytini – Şafak Okdemir
Nice Nine’nin Zeytini Kitabının Konusu
Nice Nine’nin Zeytini dünyanın sahibi olduğunu zanneden insanlığın ve zeytin ağaçlarını dostu bellemiş insanların hikâyesi. … Şafak Okdemir, resimleriyle akıllardan çıkmayacak bir mücadele anlatırken kendini kandıran insanın acımasızlığına dünyanın gerçek sahipleriyle dur deyişini konu edinmektedir.
Nice Nine’nin Zeytini Kitabının Özeti
Tanıdık bir hikaye bu.
Soma Yırca’da termik santrale alan açmak için kesilen altı bin zeytin ağacını ve köklerinde sabahlayan nineleri, dedeleri sizlerde hatırlarsınız.
Ninelerin, dedelerin gelecek için, yaşam hakkı için direnişlerinin öyküsü yer almaktadır kitabımızda.
“Bu sabah öldüm ben.”
Bu çarpıcı cümle ile başlıyan kitabımızda beş ayrı öykü yer alıyor.
İlki, zalimce sökülüp bir kenara atılan en yaşlı zeytin ağacının ağzından aktarılıyor. Tarih boyunca tanrıların, efsanelerin nişanesi olmuş zeytin ağacı, kendi ölümünü anlatıyor geride bıraktığı uzun yaşama bakarak.
İkinci öykü, kepçe operatörünün ağzından anlatılıyor. Pişmanlık ve utanç içinde. Her aşamada kararsızlığa düşen ama “Ben yapmasam da birilerine söktürecekler bu ağacı” diyerek işini yapmayı sürdüren kepçe operatörüyle duygudaşlık kurmamızı istemez yazar onun işe yaramaz utanç dolu pişmanlığını anlatırken. Tersine, utancın ve pişmanlığın karşılık olarak hafif ve yetersiz kalacağı kıyıcı eyleme karşı öfkemizi diri tutmayı yeğler.
Üçüncü öykümüz, mühendisin gözündendir. Başlarda haberi yoktur termik santralin yapılacağı alanın zeytin ağaçlarıyla dolu olduğundan. Olağan işlerden biridir, o güne kadar yaptıklarının bir benzeridir. Gerçeği fark ettiğinde ise işini kaybetmekle zeytin ağaçları arasında kalır. Sonuç değişmez, kepçe operatörüyle aynı bahaneye sarılır: “Ben yapmasam da başkası yapacak zaten…”
Dördüncü öyküyü, kitaba ismini veren Nice Nine anlatır. Başka dedeler ve ninelerle birlikte ağaçların altında sabahlamışlardır geceler boyu. Ama durdurmayı başaramamışlardır kepçeleri, rantın öğütücü çarklarını. Oysa zeytin ağaçları yaşam demektir Nice Nine için. Aklındaki, gönlündeki bütün masallar bu ağaçlardan doğmuştur. Şimdi hangi masalı anlatacaktır torunlarına?
Son söz Nice Nine’nin torunu Asena’ya kalır. Parlak bir ışıltıyla kamaştırır gözlerimizi yazar: Asena’yı doğum gününde dünyanın en yaşlı zeytin ağacına sarılması için Girit’e götürür anne ve babası. Tıpkı ninesinin anlattığı gibi bu yaşlı ağacın ortasındaki kovuk onu içine alacak, sarıp sarmalayacak büyüklüktedir. Gözlerini kapatıp Nice Nine’sinin anlattığı masalların hülyasına dalar. İşte o gün, minik Asena zeytin ağacına sarıldığı gün kesilir Nice Nine’nin ağaçları. “Hiç ağaç kesilir mi?” diye sorar yanağını zeytin ağacının gövdesine dayamış Asena. Sahiden, hiç ağaç kesilir mi?
Daha ilk cümlesinden sizi içine alacak, okurken içini sızlatacak benim de çok etkilendiğim bu kitabı çocuklarınızla birlikte okumanızı tavsiye ederim.
Nice Nine’nin Zeytini Kitabının Açıklaması
Tek bir sabah, aynı sabahı anlatan beş öykü…
Nice Nine’nin Zeytini dünyanın sahibi olduğunu zanneden insanlığın ve zeytin ağaçlarını dostu bellemiş insanların hikâyesi.
Şafak Okdemir, resimleriyle akıllardan çıkmayacak bir mücadele anlatırken kendini kandıran insanın acımasızlığına dünyanın gerçek sahipleriyle dur diyor.