Kolera Günlerinde Aşk Kitabının Konusu, Özeti, Karakterleri, Açıklaması, PDF, Yorumları, Yazarı

Kolera Günlerinde Aşk'in Fotoğrafı

Kitap Kolera Günlerinde Aşk
Yazarı Gabriel Garcia Marquez
Türü Romanlar
Kategoriler En Çok Okunanlar
Okunması Gerekenler
Yayın Yılı 1985

Gabriel Garcia Marquez tarafından 1985 yılında kaleme alınmış olan Kolera Günlerinde Aşk kitabı hakkındaki tüm bilgiler sitemizde.
Kolera Günlerinde Aşk pdf, Kolera Günlerinde Aşk konusu, Kolera Günlerinde Aşk karakterleri, Kolera Günlerinde Aşk yorumları, Kolera Günlerinde Aşk açıklaması ve ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda!



Kolera Günlerinde Aşk – Gabriel Garcia Marquez


Kolera Günlerinde Aşk Kitabının Karakterleri

Florentino Ariza: Telgraf götürmek için gittiği bir evde on üç yaşındaki kızına aşık olan sessiz bir genç adam. Tek arzusu hayatının anahtarlarını teslim ettiği Fermina Daza ile bir hayat yaşamak olan, reddedilince Fermina başkasıyla evlense bile bu arzusundan vazgeçmeyen, hayaliyle yaşayan bir âşıktır. Birlikte olabilecekleri günün ve bu rüyayı gerçekleştirmek için sabırla Doktor Urbino’nun ölümünü eli üç yıl yedi ay on bir gün bekler.

Fermina Daza: Babasının baskısıyla Florentino’dan ayrılan ve yirmi bir yaşında Doktor Urbino ile evlenen, evden okula gitmek dışında hemen hemen hiç çıkmayan, kendini sosyete içinde bulan, yalnızlığını eşyalarla örtmeye çalışan mutsuz bir kadın.

Doktor Juvenal Urbino: Evliliğin saçma bir şey olduğunu, birbirini yeni tanıyan iki kişinin birdenbire birlikte yaşayarak aynı kaderi paylaştıklarını düşünen, bunun tüm bilimsel fikirlere aykırı olduğunu düşünen, kalbiyle değil, aklıyla hareket eden bir adamdır.


Kolera Günlerinde Aşk Kitabının Konusu

19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başları arasında Fermina Daza, Florentino Ariza ve Doktor Juvenal Urbino üçgeninde gelişen karşılıksız aşkı konu ediniyor.


Kolera Günlerinde Aşk Kitabının Özeti

Elli üç yıl, yedi ay ve on bir gün önce Florentino Ariza, Lorenzo Daza’nın evine bir telgraf gönderir. Buraya müjde getirdiği için para alır ve dönüş yolunda bir görüntüyle karşılaşır. Annesine okumayı öğreten bir kız. Bu kız Fermina Daza’ydı ve onu gördüğü anda ona âşık olur. Kısa süre sonra kendini, öğleden sonra ikide evlerine bakan bir bahçede kitap okuyormuş gibi yaparken bulur. Amacı onu her gün az da olsa görmektir. Fermina Daza bunu fark eder ve her gün aynı saatte bahçeye çıkar. Bu kısa sözler bir mektupta sona erer. Florentino Ariza bütün cesaretini toplar ve onunla evlenmek istediğini söyler. Kız bir mektupla cevap vereceğini ve o zamana kadar buraya gelmeyeceğini söyler. Uzun bir bekleyişin ardından cevap gelmez ve Florentino Ariza cevabı almak için bahçelerine geri döner. Fermina Daza cevap vereceğini söyler. Babası bu gizli meseleyi öğrenmiş ve onu alıp götürmeye karar verir. Fermina Daza bu geziyi babasına duyduğu bir kırgınlıkla kabul etmek zorunda kalır ve gitmeden önce saç örgüsünü kesip, adresini vererek Florentino Ariza’ya gönderir. Ayrıldıktan sonra birbirlerine telgraf çekerler ve aşkları daha da güçlenir. Geri döneceğini belirten Fermina Daza, heyecanla görüşmeyi bekler. Florentino Ariza ise bir an yorulmadan bekler. O gün geldiğinde, Fermina Daza onu görür ve hayal kırıklığına uğrar. Karşısında gördüğü kişi solgun bir tiptir ve onunla evlenemeyeceğini anlar. Böylece ilişkileri sona erer, ancak Florentino Ariza için bitmeyen bir bekleyiş başlar.

Bu bekleyişin en başında Fermina Daza’nın evlenmesi gelir. Koleraya yakalanınca Doktor Juvenal Urbino ile tanırlar ve tedavisi sırasında doktordan etkilenir. Uzun bir mücadeleden sonra Fermina Daza’yı evlenmeye ikna eder ama bu bir aşk evliliği değildir. Yine de birbirlerine olan aşkları bu evliliği doktor ölene kadar sürdürmeye yeter. Florentino Ariza, evlilikleri boyunca Fermina Daza’yı her zaman sevmeye devam eder, birçok aşk ilişkisi yaşamasına rağmen, hiç kimseyle evlenmez, hep onu bekler. Tam doktorun ölüm haberini alır almaz evlerine gider ve yıllar sonra ilk kez konuştuklarında onu hala sevdiğini söyler. Fermina Daza o kadar kızmıştır ki onu kovar ve ona üç sayfalık aşağılayıcı bir mektup gönderir. Florentino Ariza ise yılların birikimini tüm gerçeği ve sadeliğiyle bu mektupta yazmış ve Fermina Daza’yı etkilemeyi başarmıştır. İki yıl boyunca her gün gönderdiği mektupları okuduğunu bilmeden göndermeye devam eder. Sonunda eve gitmeye karar verir ve her salıyı birlikte geçirirler. Fermina Daza yaşlanan bir aşkın farkına yeni varmaya başlar. Florentino Ariza ona on bir günlük bir deniz yolculuğu teklif eder ve o da bunu kabul eder. Bu yolculuk onlara aşklarını yeniden yaşatır ve birbirlerinden bir an bile ayrılmazlar. Fermina Daza eve dönmek istemez ve herkesten uzakta yaşamak ister. Florentino Ariza, gemide kalma fikrini düşünür ve kaptana sarı bayrağı çekmesini söyler. Sarı bayrak, gemide kolera hastalarının olduğunu ve kimsenin uçağa binmemesi gerektiğini gösterir. Böylece ömürleri kısa olan bu iki eski sevgili, bir ömür sürecek aşk yolculuğunda herkesten uzaklaşmış olurlar.


Kolera Günlerinde Aşk Kitabının Açıklaması

Kolera Günlerinde Aşk”, bırakılmış bir sevgilinin, yeniyetmelik yıllarından başlayarak yaşlılığın alacakaranlığına dek süren yarım yüzyıllık aşkının öyküsü. “Marquez”in, ustalığı, bu öyküyü bir destana dönüştürüyor: aşkın, deli-akıllı, yabanıl-evcil, tensel, romantik tüm biçimlerinin pastoral bir şiirin büyüsüne büründüğü bir destan. On dokuzuncu yüzyılın yirminci yüzyıla dönüştüğü bir zaman dilimini kapsayan bu bitmeyen aşkın gerisinde, çağdaşlaşma çabası içindeki bir toplumun çeşitli yönlerini, özellikle taşra kentsoyluluğunun saçmalıklarını ince bir alayla eleştiriyor yazar. Roman boyunca, aşk acılarının lirik rüzgârlarının esintileri arasında, Marquez’in, insancıl mizahı, sürekli olarak duyuruyor kendini. Bu nitelikleriyle, “Kolera Günlerinde Aşk”, Marquez’in başyapıtı sayılan “Yüz Yıllık Yalnızlık”ın yanında tartışılmaz bir biçimde yerini alıyor.


Yorum yapın