Depresyon Belirtilerini Ergenlik Süreciyle Karıştırmayın

Depresyon Belirtilerini Ergenlik Süreciyle Karıştırmayın

Depresyon Belirtilerini Ergenlik Süreciyle Karıştırmayın

Adını günlük yaşamda da sıkça duymaya başladığımız depresyon her yaştan insanı etkileyebiliyor. Yapılan araştırmalar son yıllarda depresyonun daha da yaygınlaştığını gösteriyor. Depresyonun görülme sıklığındaki artış ergenlerde ve genç yetişkinlerde diğer yaş gruplarına göre daha fazla. Örneğin İsveç’te 1997-2007 yılları arasında kaygı bozukluğu ve depresyon tedavisi alan gençlerin sayısı dört kart artmış. ABD’de 2005-2017 yılları arasında yapılan başka bir araştırmada ergenlerde görülen depresyonda yüzde 52’lik bir artış olduğu belirlenmiş.

Depresyon, duygudurum bozuklukları olarak isimlendirilen hastalık grubunun içindedir. Depresyon bilişsel işlevlerde kayıplara ve hayat kalitesinde düşüşe neden olduğu için toplum sağlığını etkileyen bir problem olarak kabul edilir.

ABD Sağlık Bakanlığı verilerine göre her beş gençten birinde ruhsal bir bozukluğa rastlanırken, her üç gençten biri depresyon belirtileri taşıyor. Ergenlerde depresyon teşhisinin konulması ise yetişkinlere göre daha zor çünkü ergenlikte doğal olarak görülen psikolojik değişimlerle depresyonun belirtileri birbirine benziyor.

Depresyon Belirtilerini Ergenlik Süreciyle Karıştırmayın #1

Ergenlik fiziksel, bilişsel ve duygusal yönden hızlı ve belirgin değişimler geçirdiğimiz bir dönem. Gençlerde depresyonun temel belirtileri daha önce ilgi duyulan aktivitelerden artık keyif almama, mutsuzluk, sinirli ve gergin ruh hâli, aile ve arkadaşlarla anlaşmazlıklar, yeme ve uyku alışkanlıklarında değişiklikler, hâlsizlik, karamsarlık, umutsuz, suçlu veya değersiz hissetme, okul başarısında düşüş, motivasyon eksikliği, düşünme, odaklanma ve karar alma becerilerinde yaşanan sorunlardır. Ancak bu belirtiler ergenlik sürecinin doğal bir parçası olduğu düşüncesiyle ihmal edilebiliyor.

Son yıllarda depresyonun neden daha sık görülmeye başlandığının kesin bir cevabı yok. Ancak bu konuda uzmanların farklı görüşleri var. Bunların başında sosyal medyanın ve akıllı telefonların gençler tarafından yaygın olarak kullanılması geliyor. Aslında sosyal medya ya da akıllı telefonlar depresyonun doğrudan nedeni değil. Ancak bu ortamların, sosyal ilişkilerin doğrudan değil de bir ekran arkasından gerçekleşmesine neden olarak depresyona yol açabildiği düşünülüyor.

Depresyon Belirtilerini Ergenlik Süreciyle Karıştırmayın #2Gençlerde depresyonun daha yaygın görülmesinin başka bir nedeni de gelecek kaygısı olabilir. Bu dönemde hayatımızın geri kalanını etkileyen birçok sınava giriyoruz. Bu sınavlar gençler için önemli bir stres kaynağı. Ayrıca gelecekte de onları neyin beklediğini bilmemeleri de kaygı düzeyinin artmasına, dolayısıyla karamsarlığa ve depresif duygudurumlara neden olabiliyor.

Depresyon Belirtilerini Ergenlik Süreciyle Karıştırmayın #3

Ailelerin ergenlik dönemindeki çocuklarıyla sağlıklı ilişkiler kurması örneğin onları dinlemeleri ve onların fikirlerine değer vermeleri atılacak ilk adım. Ayrıca gençlerin ergenlik döneminde spor gibi bir hobi edinmeleri ve beslenmelerine özen göstermeleri hayli önemli. Örneğin yakın zamanda sonuçları Involvement in Sports, Hippocampal Volume, and Depressive Symptoms in Children dergisinde yayımlanan bir araştırmada, takım sporlarıyla uğraşan çocukların beyinlerindeki hipokampus bölgesinin hacminin daha büyük olduğu belirlendi. Depresyon hastalarında hipokampus bölgesinin hacminin küçüldüğü biliniyor. Yeni sonuçlar erken dönemde spor yapmanın beyin gelişimini olumlu yönde etkilediğini gösteriyor.

Depresyon Belirtilerini Ergenlik Süreciyle Karıştırmayın #4

Gençlerde depresyon tedavisinde ilaçların yanı sıra psikoterapi olarak isimlendirilen konuşma terapisi yöntemleri kullanılabiliyor. Ergenlik döneminde tedavi edilmeyen depresyonun hayat boyu tekrarlama olasılığı ise hayli yüksek. Bu nedenle ergenlik döneminde bu belirtilerin özellikle öğretmenler ve aileler tarafından erkenden fark edilmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerekiyor.

Kaynaklar:

Yorum yapın