Beni İçinden Sev Kitabının Konusu, Özeti, Karakterleri, Açıklaması, PDF, Yorumları, Yazarı

Beni İçinden Sev'in Fotoğrafı

Kitap Beni İçinden Sev
Yazarı Ahmet Batman
Türü Romanlar
Kategoriler En Çok Okunanlar
Okunması Gerekenler
Yayın Yılı 2018

Ahmet Batman tarafından 2018 yılında kaleme alınmış olan Beni İçinden Sev kitabı hakkındaki tüm bilgiler sitemizde.
Beni İçinden Sev pdf, Beni İçinden Sev konusu, Beni İçinden Sev karakterleri, Beni İçinden Sev yorumları, Beni İçinden Sev açıklaması ve ayrıntılı bilgileri aşağıdaki yazımızda!



Beni İçinden Sev – Ahmet Batman


Beni İçinden Sev Kitabının Karakterleri

Güçlü: Doğarken organları yer değişmiş bir çocuktur. Küçük yaşlarda annesini kaybetmesi ile iyice zorlanır. Güneş ile ikiz kardeştir. Lise de tanıştığı Derin ile büyük bir aşk yaşamaya başlarlar.

Güneş: özgüveni oldukça düşük, heyecanlandığında konuşamayan konuşsa bile konuşurken kekeleyen bir çocuktur. Güçlü ile ikiz kardeştir.

Füsun: Güneş ve Güçlü ‘nün üvey anneleridir. İkiz kardeşlere babaları yokken işkence ve eziyetler eden bir kadındır. Efe’nin annesidir.

Efe: Füsun’un önceki eşinden olan çocuğudur.

Derin: Güçlü ile lisede tanışarak daha sonra büyük bir aşk yaşamaya başlayan kızdır.

Şevket Amca: Güçlü’ lerin yazlıktaki komşularıdır. Onun desteği ile İstanbul’a gelerek okumaya ve dedesini bulmaya çalışır.


Beni İçinden Sev Kitabının Konusu

Ahmet Batman’ın önceki kitapları gibi İçimdeki Sev beni de aşk dolu bir deneme kitabıdır. Kısa, süslü cümlelerle okuyucuyu etkiler ve sevdikleriyle paylaşmalarına olanak tanır.


Beni İçinden Sev Kitabının Özeti

Güçlü, doğduğunda ikizinde bir sorun olmamasına rağmen, daha annesinin karnındayken organları değiştirilmiş ve günlerce yoğun bakımda kalmış bir çocuktur. Doğumundan sonra sadece babası onu görmüş ve gördükten sonra ona Güçlü adını vermiştir. Güçlü’ nün ikizi için her şey yolundadır. Babası, Güçlü’ nün ağabeyi ile hayata tutunmasını ister ve adını Güneş koyar. Ailesiyle birlikte Aydın’da yaşıyor. Küçük yaşta yaşadığı rahatsızlıktan dolayı özgüveni çok düşük, heyecanlanınca konuşamayan, konuşsa bile kekeleyen bir çocuktur.

Annesinin ölümünden bir süre sonra Güçlü’ nün babası Füsun adında bir kadınla evlenir. Füsun Hanım’ın Efe adında bir oğlu var ve sürekli Efe ile Gülcü’yüm karşılaştırıyor. Füsun Hanım, babaları evde yokken Güneş ve Güçlü’ ye iyi davranmayan, hatta onlara işkence eden bir kadındır. Yaşamları Füsun Hanım sayesinde Güçlü ve Güneş için bir işkence haline gelir.

Yaz gelir ve tatil için yazlık evlerine giderler. Güçlü ve Güneş için anneleri olmadan geçirecekleri ilk tatil olduğu için üzgündürler. O yaz tatilinde İstanbul’da çok iyi bir Anadolu Lisesi kazandığını öğrenen Güçlü, çok mutludur. Çünkü bu onun en büyük umudu. İstanbul’a gidip başarılı bir öğrenci olmak, annesine layık bir evlat olmak istiyor. Güneş, kardeşinin başarısından dolayı çok mutludur. Ama kardeşinden ayrılmak istemiyor. Babası Güneş gibi sınavı geçtiği için pek mutlu değildi. Uzakta, İstanbul’da okumasını istemiyor. Güçlüyse tam tersini düşünür. İstanbul’da okumanın kendisi için bir kurtuluş olduğuna inanıyor.

Yazlık evde kapı komşusu olan Şevket Amca, Güçlü’ nün babasını İstanbul’da okumaya ikna eder. Güçlü’ nün dedesi de İstanbul’dadır ancak babası uzun süredir Güçlü’ nün dedesiyle konuşmadığı için çocuklara dedelerinden bahsetmemiştir. Güçlü; Şevket Amcası ile babası konuşurken İstanbul’da bir dedesi olduğunu öğrenir. Güçlü İstanbul’a gelir. Şevket Amca İstanbul’da yaşamasına rağmen yanında olmaktansa okulun yurdunda kalmayı tercih etmektedir. Yavaş yavaş anavatana alışan Güçlü için üst sınıfların kendilerine hâkim olmalarını istemesiyle birlikte dayanılmaz günler yeniden başlar. Güçlü; Haksızlıklar karşısında susmayan ve bu nedenle üst sınıfları kendisine düşman eden bir çocuktur. Bu olayları babasına veya Şevket Amcasına anlatmaz. Güçlü, hafta sonları Şevket Amca’ya gider. Bu onun için kurtuluştur çünkü bazı günler korkudan uyuyamaz. Aradan zaman geçtikten sonra üst sınıftan çocuklar yaptıklarının bir hata olduğunu anlarlar ve Güçlü’ den özür dilerler.

Güçlü, lise birinci sınıfın ikinci gününde Derin adında bir genç kıza âşık olduğunu hisseder. Tiyatroyla hiçbir ilgisi olmamasına rağmen Derin’le vakit geçirmek için okulun drama kulübüne kaydolur. Duygularını Derin’e anlatmak ister. Ama öte yandan, onu kaybetmeyi göze alamayacağı için sessizdir. Bu çıkmazdan çıkamaz. Konuşacak kimsenin olmaması da onu çıkmaza sürüklüyor. Onunla olmayı istediği kadar onunla olmayı hayal bile edememekten korkar. Derin’le arkadaş olurlar. Derin’e güçlü duygularını anlatmak ister ama söyleyemez. Aralarında özel bir yirmi bir oyun da var. Güçlü’ nün oda arkadaşı Ege’nin de Derin’e ilgisi vardır. Ege, Güçlü’ ye Derin’le ilişkisi olduğunu söyler. Bu, Güçlü’ yü daha çok üzer. Ege’nin Güçlü’ ye yaptığı uyarı karşısında Güçlü, kendini bir ilişkide üçüncü kişi gibi hissetmekten kendini alamaz. Güçlü, babasından habersiz dedesini Şevket Amca’nın yardımıyla bulmuştur. Dedesinin yanında kalmak istiyor. Ancak babasının haberi olmadığı için buna cesaret edemez. Güçlü için dedesiyle geçirdiği her gün bir diğerinden daha güzeldir. Dedesinden öğrendiği ve öğreneceği şeyler için çok mutludur.

Yaz tatili için Aydın’a döndüğünde Güneş’e dedelerini anlatır. Derste Derin için yazdığı bir kompozisyonu okuyunca Derin’le ilişkisi güçlenir. Dedesi bir sabah Güçlü ile konuşmak ister. İlk kez konuşmak isteyen dedesi olduğu için bu durum Güçlü’ yü korkutur. Büyük baba; Güçlü’ ye hasta olduğunu söyler ve birkaç vasiyette bulunur.

İkinci dönem başladığında Güçlü, dedesinin tavsiyesi üzerine elinde bir kilit ve iki anahtarla Derin’e gelir. Tıpkı dedesi ve anneannesi gibi, dedesinin bahçesindeki demire kilidi birlikte asarlar. Bu ilişkinin özgür olduğunu, esaret olmadığını, istediği zaman anahtarı açıp bırakabileceğini konuşurlar. Güçlü ve Derin hayatlarının en güzel yıllarını yaşamaya devam ederken lise son sınıfa gelirler ve yurt dışında okumaya karar verirler. Güneş, kardeşine Füsun Hanım’ın kendisini dövdüğünü söyleyince Güçlü, dedesiyle Aydın’a gelir. Dedesi babasıyla konuşup Füsun Hanım’ın çocukları dövdüğünü söylese de babası buna inanamayarak onu evden kovdu. Güçlü ve Güneş, dedeleriyle birlikte İstanbul’a dönmeye karar verirler. İstanbul’a döndüğünde Güçlü’ nün kafası oldukça karışıktır. Dedesinin varlığı onun için mükemmel bir şey. Ama babasının yokluğuna alışmak kolay olmayacak. Güneş’e İtalya’ya gitme fikrini söyleyemediği için de oldukça huzursuzdur.

Mezun olduktan dört ay sonra Güçlü üniversiteye girdi. Güneş ise İstanbul’da özel bir üniversite kazandı. Derin, Ege ile İtalya’da üniversitede. Güçlü, çok incinmiştir ama bir yandan da kardeşini bırakmadığı için pişman değildir. Güçlü, babasının fabrikasının son dört ayda çöktüğünü, dedesiyle babasının kumar oynadığı için kavga etmesinin bu yüzden olduğunu ve en önemlisi annesinin ölmediğini, babasının onlara bir oyun oynadığını öğrenir. Füsun’la evlen. Güçlü, bahçedeki kilidin değiştiğini fark eder. Büyükbabasının ölmek üzereyken Güçlü’ ye söylediği son sözler onu Derin’le İtalya’ya gitmeye teşvik eder. Güçlü ve Derin tekrar bir araya geldiklerinde birbirlerini çok özlediklerini fark ederler. Güçlü kilidi Derin’in değil dedesinin değiştirip, çocuklukları ve gidişleri olmasın diye anlar.

İtalya’da binlerce kilidin asılı olduğu bir köprüye giderler ve bir yenisini eklerler. Kilidin bir tarafına Türkçe, diğer tarafına İtalyanca aynı cümleyi yazarlar. “Güzel hikâye çünkü sen de içindesin.” Her şey yolundayken İstanbul’a dönüş yolunda artık üç kilit vardır. Biri İtalya’da, biri tahterevallide, diğeri de dedesinin Güçlü’ ye her zaman rehberlik edecek olan Siyah Küvet adlı defterinde bulunmaktadır.


Beni İçinden Sev Kitabının Açıklaması

Kimsenin bilmediği bir şarkısın.

Bana kendini öğret.

Başka hisleri başka insanlarda değil de hepsini sende tüketmek isterim çünkü ikimiz başkayız, kimsenin bilmediği bir başka dünyayız. Bakma sen bu kalabalığa, bu dünya bizim için yaratıldı. Başkaları sadece başkaları olarak kalsın, sen bir hayal kur kendine ve içinde sadece bize yer olsun.

(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yapın