Kış Mevsimi Modunuzu Düşürmesin

Kış Mevsimi Modunuzu Düşürmesin

Kış Mevsimi Modunuzu Düşürmesin

Cevabınız “evet” ise sizde de mevsimsel depresyon olarak da bilinen mevsimsel duygudurum bozukluğu olabilir. Mevsimsel depresyon genellikle sonbahar aylarında başlayıp kış aylarında devam eder. Daha seyrek görülmekle birlikte ilkbahar ve yaz aylarında da ortaya çıkabilir. Özellikle kadınları ve gençleri etkileyen bu durum Ekvator’a uzak bölgelerde yaşayan insanlar arasında daha yaygın görülür.

Mevsimsel depresyonun sebeplerinden biri, insanlarda ruh hâlini düzenlemekten sorumlu olan serotoninin seviyesindeki azalma olabilir. Serotonin beyinde birçok işlevi olan bir nörotransmitterdir. Nörotransmitterler, beyinde sinir hücreleri arasında iletişimi sağlayan kimyasal maddelerdir. Kış aylarında gündüz süresinin kısalması ve güneş ışınlarının daha eğik açıyla gelmesi nedeniyle güneş enerjisine daha az maruz kalırız. Bu durum vücudumuzda D vitamini üretiminin azalmasına neden olur. D vitamininin beyinde serotoninin sentezlenmesini, salgılanmasını ve işlevini yerini getirmesini kontrol ettiği düşünülüyor. Bu nedenle kış aylarında depresyon belirtilerinin görülmesinin nedeni D vitamini üretiminin azalması olabilir.

Güneş ışığının insanlar üzerindeki olumlu etkileriyle ilgili daha fazla bilgiyeGüneş Girmeyen Eve Neden Doktor Girer?başlıklı yazımızdan ulaşabilirsiniz.

2014’te yapılan bir araştırmada mevsimsel depresyonu olan kişilerde SERT isimli, serotonin taşınmasında rolü olan bir proteinin seviyesinde kış aylarında yaz aylarına kıyasla %5’lik bir artış yaşandığı belirlendi. SERT seviyesinin artması serotonin etkinliğinin azalmasına neden olur. Yaz aylarında güneş ışığı SERT seviyesinin düşük seviyelerde kalmasını sağlar. Ancak yaz mevsiminin bitişiyle güneş enerjisine daha az maruz kalmak, SERT seviyesinin artmasına dolayısıyla serotoninin etkinliğinin azalmasına neden olur.

Kış Mevsimi Modunuzu Düşürmesin #1

Ayrıca melatonin hormonunun normalden fazla üretilmesinin mevsimsel depresyonun sebeplerinden biri olabileceği düşünülüyor. Hava karardıktan sonra üretimi artan melatonin uyku hormonu olarak da bilinir. Kış aylarında güneş ışığından yararlandığımız süre kısaldığından melatonin üretimi artar. Bu durum sonbahar ve kış aylarında gün içinde daha uykulu hissetmemize neden olabilir.

Mevsimsel depresyon kadınlarda erkeklere oranla dört kat daha sık görülüyor. Ayrıca mevsimsel depresyon Ekvator’un kuzeyinde ve güneyinde yaşayan insanlar arasında Ekvator bölgesinde yaşayan insanlara kıyasla daha yaygın. Örneğin ABD’nin Florida eyaletinde yaşayan insanlarda mevsimsel depresyon %1 oranında görülürken, Alaska’da bu oran %9. Ayrıca aile üyelerinde geçmişte farklı türlerde depresyon görülen kişilerde mevsimsel depresyonun ortaya çıkma olasılığı daha yüksek. Yapılan araştırmalar mevsimsel depresyonun gençlerde yetişkinlere kıyasla daha yaygın görüldüğünü gösteriyor. Hatta mevsimsel depresyona çocuklarda ve ergenlerde de rastlanabiliyor.

Mevsimsel depresyon tedavi edilmediğinde günlük hayatı olumsuz şekilde etkilemeye başlayabilir ve daha da kötüleşebilir. Bu nedenle mevsimsel depresyonun belirtileri hakkında bilgi sahibi olmak hayli önemli.

Bugünlerde sonbahar mevsiminin sonuna yaklaşıyoruz. Haftada en az üç gün fiziksel aktivite yapmak, yeşil yapraklı sebzeler, et ve süt ürünleri tüketmek, sosyal aktivitelere katılmak mevsimsel depresyonun ortaya çıkmasını engelleyebilir. Ayrıca sonbahar ve kış aylarında da güneş ışığından bol bol faydalanmayı ihmal etmemek önemli.

Kış Mevsimi Modunuzu Düşürmesin #2

Günün büyük kısmında mutsuz hissetmek ve bu durumun neredeyse her gün ortaya çıkması, normalde yapmaktan hoşlanılan etkinliklerin çok fazla ilgi çekmemesi, aile bireylerinden ve arkadaşlardan uzaklaşıp daha çok tek başına zaman geçirmeyi tercih etmek, okulda ya da işte odaklanmakta zorluk çekmek, sürekli yorgun hissetmek mevsimsel depresyonun diğer belirtilerindendir.

Mevsimsel depresyonun belirtilerinin iki yıldan fazla yaşanması durumunda bir psikiyatriste başvurmak gerekiyor. Mevsimsel depresyon genellikle ilaç, D vitamini takviyesi, ışık terapisi ve psikolojik danışman desteğiyle tedavi edilebiliyor.

Kaynaklar:

Yorum yapın